74
Tüm Boyutlarıyla Girişimcilik
Genelde ekonomik getiriden
ziyade temelde sürdürülebilir
katma değerin kendisine
odaklanan sürdürülebilir
girişimciliğin dayandığı
varsayım sosyal, çevresel ve
ekonomik etkilerin bir denge
içinde olması gerektiğidir.
kabetin arttığı günümüzde kısıtlı kaynaklarla büyümenin sürdürülemeyeceğinin
dünya genelinde kabul edilmesiyle beraber çevresel ve sosyal bir değişim süreci
başlamıştır. Bu dönemde işletmeler iş yapış biçimlerini yeniden değerlendirmeye
başlamışlar ve süreçlerini daha sürdürülebilir bir yapı altında toplamanın sağlayabileceği faydalar konusunda uzlaşmaya başlamışlardır. Tüm dünyada olduğu
gibi Türkiye’de de kabul gören bu görüşün kısa zamanda etkilerini gösterdiği ve
çoğu işletmede farklı şekillerde sürdürülebilirlik felsefesiyle uygulamaların görüldüğü dikkat çekmeye başlamıştır.
Sürdürülebilirlik düşüncesi günümüz küresel pazar koşullarında işletmeler açısından ek süreçler yaratmakla beraber yeni fırsatları da beraberinde sunmaktadır.
Önceki bölümlerde de ayrıntılı bir şekilde irdelendiği gibi günümüzde özellikle
bilgi ve iletişim teknoloji tabanlı yaşanan gelişmeler sonucunda sermayeden insan gücüne, hammadde/malzemeden hizmete kadar pek çok unsur arasındaki
farklılık, işletmelerin ürettikleri mal ve hizmetlerin maliyet ve kaliteleri bakımından ortadan kalkmaktadır. Pazarda kalite ve maliyet odaklılığın yerini müşteri
odaklı değer yaratımı ve sürdürülebilirlik anlayışı alarak, firmalar için temel farklılık araçlarına dönüşmüşlerdir. Bunun yanında tüketicilerin de bilgiye ulaşımının
kolaylaşması ile bilinçli bir tüketici kitlesinin oluşması, sürdürülebilirliği tüketim
eğilimlerine yön veren bir özellik kazanmasını sağlayarak işletmelerin bu konuda
daha duyarlı davranmasına yol açan bir faktöre dönüştürmüştür.
Sürdürülebilirlik kavramının süreçlerde yarattığı değişim ile birlikte çalışmaların
öncelikle teknoloji ve inovasyon alanlarında yoğunlaşmaya başladığını söylemek
mümkündür. Teknolojilerin çevreye daha duyarlı bir şekilde geliştirilmesi, yaratı-