Tüm Boyutlarıyla Girişimcilik | Page 72

72 Tüm Boyutlarıyla Girişimcilik değil, çevresel açıdan da değerlendirilmektedir. Bu sebeple şirketler sosyal sorumluluk ve çevresel etik altında sürdürülebilirlik çalışmalarına önem vererek, pazar içerisinde bu yönde de değer yaratarak rekabet avantajı elde etmeye çalışmaktadırlar. Son dönemde sürdürülebilir iş çözümlerinde kullanılan ve ön plana çıkan kavramlar “Temiz Üretim” , “Endüstriyel Simbiyoz” ve “Temiz Teknolojiler” olmuştur (TTGV, 2014). Çevreye duyarlı bir atık yönetim yaklaşımı olarak tanımlanan temiz üretim; daha az hammadde ve enerji kullanmayı, yeniden kullanım ve geri dönüşümü oranlarını yükseltmeyi, tehlikeli atık miktarını azaltmayı amaçlamaktadır (Verimlilik Genel Müdürlüğü, 2016). Birbirinden bağımsız olarak çalışsa da tercihen fiziksel olarak birbirine yakın olan, iki veya daha fazla ekonomik işletmenin bir araya gelmesi, hem çevresel performansı hem de rekabet gücünü artıracak uzun süreli ortaklıklar kurması ve dayanışma içinde çalışması şeklinde tanımlanan endüstriyel simbiyoz ise sürdürülebilir rekabet için anahtar bir faktör olarak ileri sürülmektedir. Endüstriyel simbiyoz yolu ile yaratılan iş çözümleri incelendiğinde hem işletmelerin rekabetçi avantaj kazandığı görülmekte hem de yeniden kullanım, geridönüşüm ve kaynağı sınırlı malzemelerin daha az kullanımı ile birlikte kaynak verimliliği sağlandığı görülmektedir. Temiz teknolojiler ise küresel sürdürülebilirlik çözümleri sağlarken yatırımcılar ve kullanıcılara rekabetçi dönüşler sunan yeni teknolojiler ve ilgili iş modelleri olarak bilinmektedir. Yarattıkları ekonomik kazanç algısı ile girişimcilik için de önemli bir motivasyon unsuru haline gelen temiz teknolojiler ileri malzemeler ve nanoteknoloji, bilişim teknolojileri ve internet ile temiz biyoteknoloji alanlarının yakınsadığı bir nokta olarak hızla gelişmektedirler (TTGV, 2014). Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sürdürülebilirlik kavramı oldukça önemli bir hale gelmiş olup yukarıda bahsedilen konu ve kavramlar ulusal stratejilerin ve destek programlarının da bir parçası haline gelmişlerdir. 2014 yılında Birleşmiş Milletler Sınai ve Kalkınma Teşkilatı (UNIDO), Küresel Çevre Fonu (GEF) ve The Cleantech Open’ın Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 7 ülkede başlattığı global girişimcilik hızlandırma programı bu destekler arasında en ön plana çıkanıdır. Temiz Teknolojiler Girişimcilik Hızlandırma (Accelerator) Programı (Global Cleantech Innovation Programme – GCIP) olarak bilinen bu programın Türkiye ayağı Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yüksek himayelerinde ve TÜBİTAK‘ın ev sahipliğinde yürütülmektedir. Programın diğer paydaşları arasında ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, KOSGEB ve TTGV yer almaktadır. Sürdürülebilir temiz teknoloji şirketleri kurmak isteyen veya mevcut işletmelerini