lemle ilgili sorunlarımı anlayabilen, odamla dalga geçme-
LİSEDE SÖYLENEN İLK ON YALAN
yen kızdı bu. Olanları olduğu gibi anlatmak için can attığım
biri varsa, o da Rachel’dı. Boğazım yanıyordu.
1. Biz, size yardım etmek için buradayız.
2. Zil çalmadan sınıfınıza gitmek için yeterince vaktiniz ola-
Bir an göz göze geldik. Sessizce dudaklarını oynatarak,
cak.
“Senden nefret ediyorum,” dedi. Bana sırtını dönüp ar-
3. Kıyafet yönetmeliğine uymak zorundasınız.
kadaşlarıyla gülüşmeye başladı. Dudağımı ısırdım. Bunu
4. Okul sınırları içinde sigara içmek yasaktır.
düşünmeyecektim. Çirkin bir şeydi ama bitmişti ve artık
5. Futbol takımımız bu yıl şampiyon olacak.
düşünmeme gerek yoktu. Dudağım biraz kanadı. Kanın
6. Burada sizden daha fazlasını bekliyoruz.
tadı paslı metal gibiydi. Oturmam gerekiyordu.
7. Rehber öğretmenleriniz sizi dinlemek için her zaman müsait olacaklar.
Konferans salonunun ortasında, National Geographic belgeselindeki yaralı bir zebra gibi durdum ve yanına oturabileceğim birini aradım. Kim olursa razıydım. Yırtıcı bir hayvan yaklaşıyordu: Ağarmış saçlarını asker tıraşı yaptırmış,
kafasından daha kalın olan boynuna da bir düdük asmıştı.
Muhtemelen sert bir spor dalına koçluk yapması için işe
alınmış bir sosyal bilgiler öğretmeniydi.
8. Ders programlarınızı oluştururken ihtiyaçlarınız göz önünde bulunduruldu.
9. Koridorlardaki dolabınızın şifresini sizden başka kimse
bilmeyecek.
10. Bu yılları ileride sevgiyle anacaksınız.
İlk dersim biyolojiydi. Sınıfı bulamayınca koridorlarda boş
boş gezdiğim için ilk uyarımı aldım. Saat sabah 08.50. Me-
Bay Boyun: “Otur!” dedi.
zun olmama sadece 699 gün ve 7 ders kaldı.
Bir yere oturdum. Benim gibi yaralı bir başka zebra bana
dönüp gülümsedi. Dişlerinde en az beş bin dolar değerinde
diş teli vardı ama ayakkabıları çok güzeldi. “Ben Heather.
ÖĞRETMENLERİMİZ ALANLARININ EN
İYİLERİDİR...
Ohio’dan geldim,” dedi. “Burada yeniyim. Sen de öyle
misin?” Cevap vermeye fırsat bulamadan ışıklar kısıldı ve
Edebiyat öğretmenimin yüzü yoktu. Hiç taranmamış tel tel
beyin yıkama başladı.
saçları omuzlarına dökülüyordu. Saçları diplerden kulakla20
21