TED Meşale Dergisi Haziran 2013 16. Sayı | Page 51

UNESCO tarafından her yıl için belirlenen anma ve kutlama yıldönümlerine, 2013 yılı için, ölümünün 50. yılı nedeniyle Nâzım Hikmet’in adı da eklendi. Ülkemizde de, Nâzım Hikmet’in yaşamının önemli bir bölümünü geçirdiği Moskova’da da yıl boyunca düzenlenecek farklı etkinlikler planlanıyor. 2002 yılı da Nâzım Hikmet’in doğumunun 100. yılı olarak UNESCO tarafından anma ve kutlama yıldönümleri arasına alınmıştı. Türkçe yazılan şiirin temel taşlarından birisi olan Nâzım Hikmet, sadece şiirleriyle değil hayatının hemen her dönemiyle kendine özgü bir şairdir. Şair olan büyükbabası Mevlevi Nâzım Paşa nedeniyle şiirin her zaman evlerinde başköşede olduğunu belirten Nâzım Hikmet, şiirle kurduğu ilk temasın da 13 yaşlarında olduğunu söylüyor. Oturdukları mahallede çıkan bir yangından etkilenerek yazdığı ilk şiirinin adı da “Yangın”dır aynı nedenle. Bu yıllar aynı zamanda Birinci Dünya Savaşı’nın patlak verdiği yıllardır. İkinci şiir 14 yaşlarında bu izlerle gelir. Üçüncü şiir Nâzım Hikmet’in ilk gençlik yıllarında ahbaplıkları nedeniyle Yahya Kemal’in de o günlere dahil olduğu 16 yaşlarında yazılır. Kendi deyimiyle “basılan ilk şiiri” ise Yahya Kemal’in düzeltmeleriyle 17 yaşında yayımlanır. İlk şiirlerini hece ölçüsüyle ve dörtlükler halinde yazan Hikmet, 1902 yılında Selanik’te doğmuştur. 1918 yılında Bahriye’yi bitirerek Hamidiye -