SINAİ 12 SINAİ 12 | Page 20

MAKALE 20 SINAİ SPORUN PSİKOLOJİK ETKİLERİ NELERDİR? Hafif veya ılımlı yoğunlukta egzersiz, bedende iyi stres yanıtına yol açar ve ardından beyinde monoamin maddesinin salgılanmasını sağlar. Böyle bir durumda kişinin kendini daha iyi hissetmesi söz konusudur. Egzersiz ile ruh sağlığımız arasındaki bağlantının birden çok açıklaması vardır. İsterseniz buna kuram, teori de diyebi- lirsiniz ama “Eğer teori ise henüz tam kanıtlanmamıştır” diyemezsiniz; çünkü birden çok açıklaması olsa da sonuçtan kimsenin kuşkusu yoktur. Birden çok açıklama oluşunun nedeni, konunun iyi bilinememesinden değil, muhtemelen egzersizin birden çok yolla etkili olma- sından kaynaklanmaktadır. Egzersizin psikolojik etkisi, birkaç bakış açısıyla açıklanmaktadır. Biyokimyasal varsayımlar Endorfin varsayımı Egzersiz sırasında beyin endorfin adı verilen bir kimyasal madde salgılar. Adından da anlaşılabileceği gibi doğal nitelikteki bu kimyasal madde, morfine benzer fakat morfin gibi zararlı değildir. Bu nedenle endorfinler, iyi hissetti- rici kimyasallar olarak adlandırılır ve özellikle emosyonu ve ağrı algılamasını düzenlediği bilinmektedir. Egzersiz yapıldığında beyin damarlarındaki kana endorfinler salgılanır. Bu endorfinler ki- şinin emosyonel olarak kendini daha iyi hissetmesini sağlar. Başka deyişle kişinin mizacını iyileştirir. Monoamin varsayımı Diğer yandan, monoamin metaboliz- ması yoluyla etkilenme söz konusudur. Hafif veya ılımlı yoğunlukta egzersiz, bedende iyi stres yanıtına yol açar ve ar- dından beyinde monoamin maddesinin salgılanmasını sağlar. Böyle bir durumda kişinin kendini daha iyi hissetmesi söz konusudur. Bugün çok iyi biliyoruz ki mizacımız, duygu durumumuz, beynimizdeki nöronal yolaklardaki (pathway) birçok kimyasal maddenin miktarındaki de- ğişmelerle ilgilidir. Eğer beynimizde monoaminler yeterli oranda ve düzeyde değilse, depresyon, anksiyete gibi birçok duygu durumu rahatsızlığı çıkarma ris- kimiz artmaktadır. Bu durumda kolayca anlayabiliriz ki beyinde monoamin sal- gılanması, duygu durumumuz üzerinde iyileştirici bir etki yapacaktır. Antidep- resan adı verdiğimiz depresyon giderici ilaçların da beyindeki bu tür kimyasal maddenin dengesini düzene sokarak iyileştirdiği kesin olarak bilinmektedir. Görüldüğü gibi egzersiz, ilacın yaptığını doğal olarak gerçekleştirmektedir. An- cak bunu söylerken bir parantez açmak gerekir. Şöyle bir çıkarıma başvuralım. Sarımsağın tansiyon düşürücü etkisi olduğunu hepimiz biliriz. Öyleyse eğer tansiyonumuz yüksekse, bol sarımsak yemeliyiz. Bol sarımsak yiyoruz diye tansiyon ilacımızdan vazgeçersek başı- mızın derde gireceğinden kuşku yoktur. Çünkü sarımsağın her ne kadar tansiyon düşürücü etkisi olsa da bu etki sınırlıdır. Tansiyon ilacındaki etkili madde ise kat kat yüksektir. Öyleyse, sarımsak yememiz, tansiyonumuza ancak çok hafif durumlarda etkili olur, gerçek bir tansiyon yüksekliğinde tek başına yeterli olmaz. Yüksek tansiyonumuz varsa ilacı- mızı almalı, daha iyi sonuç için sarımsak yemeye de devam etmeliyiz. Egzersiz için de aynı durum geçerlidir.