BIOGRAPHY
MUHAMMED ALI
I
1942‐2016
n the middle of the twentieth century, the cultural influence
of boxing reached every corner of the arts world. Some of
the greatest writers of the last hundred years, including Ernest
Hemingway and Norman Mailer, closely followed and held a
gloved grasp on the sport. There have been more films made about
boxing than any other sport. The beginning of the 60’s marked an
era of true greatness—powerful men like Malcolm X, revolutionary
movements for Civil Rights, momentous acts such as the Black Power
salute during the 1968 Olympics, and of course, great athletes like
Muhammad Ali himself. A young, handsome, and ambitious black
man of the 60’s, Muhammad Ali was often seen as a bit cocky by
those around him and perhaps he talked a bit too much. Regardless,
he consistently held one goal in mind: to achieve the title of World
Heavyweight Champion. In so doing, he took a different approach to
his sport by constantly proclaiming his self-confidence and predictions
to all of his opponents. Such declarations were mostly in rhymes, like
the one he cited before his match with Sonny Liston (at which time he
still went by the name Cassius Clay.)
Yirminci yüzyılın ortalarında boksun kültürel enerjisi, sanat dünyasının her köşesine erişmişti. Ernest Hemingway veya Normal Mailer gibi yüzyılın en büyük yazarları bile boks eldivenlerini giydi. Boksla ilgili yapılan filmler, herhangi bir spor dalı için yapılandan çok daha
fazlaydı. 60’ların başıydı; Malcolm X gibi harika adamların, medeni
haklar gibi harika akımların, 1968 Yaz Olimpiyatları’ndaki “Siyahi
Güç Selamı” gibi harika eylemlerin ve Muhammed Ali gibi harika
sporcuların zamanıydı. Muhammed Ali; genç, yakışıklı ve hırslı bir siyah adamdı. Çoğu kişi, onun çok kendini beğenmiş olduğunu ve fazla
konuştuğunu düşünüyordu. Ancak onun aklında tek bir hedef vardı:
Dünya Ağır Sıklet Boks Şampiyonu olmak. Bu yolda ilerlerken farklı bir yaklaşım takınarak özgüvenini ve maçlarıyla ilgili tahminlerini
rakiplerinin yüzüne haykırdı. Üstelik bu bildirilerinin çoğu; Sonny
Liston ile olan maçı öncesinde ve hala Cassius Clay adını kullandığı
sırada okuduğu şiir gibi kafiyeliydi.
WORDS : İREM KÜPELİ
84