Probiyotik Prebiyotik Günlükleri Aralık. 2013 | Page 5

1. Probiyotikler pediyatri pratiğinde giderek artan şekilde kullanılmaktadır(1-4). 2. Probiyotikleri kullanma alanları oldukça geniştir; solunum ve gastrointestinal enfeksiyonlar, meteorismus, konstipasyon, alerjik sorunlar gibi (4). 6. İki yaş ve altı yaş arasındaki çocuklar 28 hafta boyunca laboratuvar ve klinik olarak bir doktor tarafından izlenmiştir. 3. Kreş ve anaokuluna devam eden çocuklarda viral respiratuvar enfeksiyonlarda probiyotiklerin etkisi üzerine yapılan çalışmalar kısıtlıdır. Bu yönde çalışmaların devamında yarar vardır. Lactobacillus rhamnosus GG isimli Probiyotiğin Kreş ve Anaokuluna Giden Çocuklarda Kullanılması ve Nazofarinks Viral Enfeksiyonlarında Saptanan Bulguları %12.1 parainfluenza, %8.9 enterovirüs olarak saptanmıştır. 7. Lactobacillus rhamnosus GG (LGG) alan nasofarengeal enfeksiyonlu çocuklar, plasebo alan kontrol grubuna göre semptomlarını gün olarak daha kısa sürede yenmişlerdir. Fark istatistiki olarak önemli bulunmuştur(P<0.001). 4. Bu çalışma Finlandiya’ da kontrol gurubu kullanılarak (N:97), randomize, çift-kör yöntemi ile yapılmış olup, bilimsel ve güvenilirdir. Yine 97 çocuğa probiyotik olarak Lactobacillus rhamnosus (LGG) kullanılmıştır. Günlük verilen probiyotik 10 milyar cfu‘dur (5). 5. Bu çalışmada en sık rastlanan viral enfeksiyonlar (PZR yöntemi ile, boğaz sürüntüsü alınarak) sırasıyla; %28.6 rhinovirüs, %12.4 respiratuvar sinsityal virüs, Bazı probiyotik suşlarının hastalığı kısaltma ve semptomları hafifletme üzerine olumlu etkileri mevcuttur. Prof. Dr. Sırrı Bektaş Ataköy Özel Bektaş Sağlık Hizmetleri Kreş ve anaokuluna giden çocuklarda viral nazofaringeal enfeksiyonlarda probiyotiyotiklerin etkileri hakkındaki veriler kısıtlıdır. Bu ön çalışmada, bir hekim tarafından, kontrol sütü alan 97 çocukla aynı sütle birlikte Lactobacillus rhamnosu GG adlı probiyotik alan 97 çocuk, hem nazofarengeal bölge sürüntüleri alınıp hem de viral enfeksiyon semptomları yönünden değerlendirilerek 28 hafta boyunca izlenmişlerdir. Polimeraz zincir reaksiyonu (PZR) yöntemi kullanılarak çalışmaya alınan çocuklarda 14 çeşit virus etkeni saptanmış bu bulgular semptomlarla kıyaslanmıştır. Toplam 315 boğaz sürüntüsünün %28.6’ sında rhinovirüs, %12.4’ ünde respiratuvar sinsiytal virüs (RSV), %12.1’inde parainfluenza 1, 8 %8.9’unda enterovirüs, %7.9’unda influenza A (H1N1), %3.8’inde boca virüs, %3.2’sinde parainfluenza virüs 2, %2.9’unda adenovirüs, %0.6’sında influenza A (H3N2) virüs saptanmıştır. Probiyotik alan çocuklar respiratuvar enfeksiyon semptomlarını, probiyotik almayan kontrol guruba göre gün olarak daha kısa sürede atlatmışlardır(6.48 [95% CI 6.28–6.68] vs. 7.19 [95% CI 6.98–7.41], P < 0.001). Probiyotiklerin virüs oluşumunu azaltıcı etkisi ve respiratuvar semptom sayısına etkisi olmamıştır. Rhino, RSV ve parainfluenza 1 en sık respiratuvar semptom gösteren virüsler olmuşlardır. Lactobacillus rhamnosu GG alan çocuklar respiratuvar semptomlarını gün olarak daha kısa sürede atlatmışlardır. 8. Üst solunum yolu enfeksiyonlarında probiyotik kulanımın etkielri üzerine çelişkili yayınlar olmaklar beraber, yukarıda görüldüğü üzere bazı probiyotik suşlarının hastalı I