POMAKÇA _TÜRKÇE SÖZLÜK.pdf Jun. 2014 | Page 698

orada, işte orada: atam, e tam, ey tam, aytám, itám (bt) (tam, ey tam) “işte orada” oradan, oralardan 1: otvode, utvade (ot tatık) oradan, oralardan 2: ut tatak (ot tatık) oradan: uttam (ottam) orak 1: jatva (jıtva) orak 2: soarp (sırp) orak 3: urak (sırp) orakçı: jatvar, (ç) jatvarene (jıtvar) oralarda: anadef, anadeva () oralı, oranın: tamoşen, tamuşna, tamuşnu, tamu (tamoşen, tamoşna, tamoşno) orası: tam (tam) oraya buraya: sam-tam (sam-tam) “na sam na tam: öteye beriye” oraya dek: dudè (dode) “oraya kadar, -ye kadar” oraya kadar: dutàm (dotam) oraya 1: natàm, nahtam (tam) oraya 2: nahvade, nahtvıde (natam, tam) oraya: tıdev / tadef, tıdeva / tadeva, atadef (natam) ordu: ordùye (armiya) orman çiçeği: groçuvét / groçuvyat (gorotsvet) “şifalı bir bitki türü” orman çileği: sinitsi (drebni gorski yagodi) orman kesim alanı: etat (etat) orman: gora, goru (gora) “gora zelena: yeşil orman” orman: dribak () ‘küçük ve sık ağaçlık’ ormancık: goritsa ()