POMAKÇA _TÜRKÇE SÖZLÜK.pdf Jun. 2014 | Page 588

İbrahim (öa): Brahim, Brahom, Brahoam, Bimo, Bimiya, İbro İbrahim’in karısı: Brahomitsa () ibret: ibret (çudo, neşto nevijdano) ibrik: ibrik (kana) ibrişim: brişim, brişîme () ibrişimli püskül: brişimen piskûl () ibrişimli: brişimen, brişimna, brişimno () iç çekmek: izpoşkvam sa (vızdişam tejko) iç don: gaşte, gaşti (ç) (gaşte) iç gömlek : jemka (domaşna flanela) iç güveysi: privedenik, privdenik, priveden zot (zavryan zet) iç karışım: resilka “kuzu çevirmenin içine konan pilav ve ciğer karışımı” iç sıkıntısı: saklet (iznerven, nespokoen) iç, içerideki, içteki, iç taraftan: vatreşen, vatreşna, vatreşnu (vıtreşen, vıtreşna, vıtreşno) iç, içi, içerisi, içeri: vnetre (vnetre, -i, vıtre) iç, içine, içinde: voatre, vatre (vıtre) içecek: nabarbalôkan (napit) içeri dalmak: greykam sa (vlizam) içeri girmek: naflîzam, naflèza (navlizam, navlyaza) içeri taşımak: nanòsem, nanèsa (nanasyam, nanesa) içeride: fafvatre, favàtre, favoatre (vıv vıtre) içerideki: voatreşnu, vatreşnu (vıtreşno) içeriden: utvàtre, utvotre, utvoatre (otvıtre)