bir deri bir kemik: ştorba (ştırbav çovek)
bir dolu: pulnik, adin pulnik ()
bir hoş: birhoş ()
bir içimlik: pulnik ()
bir iki defa: annoaş dıvaş (ednıj dıvaj)
bir kere 1: ednaj, adnoj, adnoş / annoaş (ednıj)
bir kere 2: vannoaş (vednaj)
bir kere daha: neyde, niyde ()
bir kerecik: ednojçek, annoaşçak ()
bir kerede: navannoaş (navednıj, navednaj)
bir keresinde: annıy ()
bir kimseye: nèkomu (nyakomu)
bir kosalık miktar, yer: utkos (otkos)
bir ölçek: pulnik ()
bir parça: droben (butsa, kısçe hlyab)
bir seferde: otmah (ot ryaz, na edin dıh, ot edin pıt)
bir sürü : çop (jrebiy)
bir şeyden çıkarmak: utvàdem, utvàde (otvajdam,
otvadya)
bir tanesi: adiniyas, adinan (edinen)
bir yana: nastranî (nastrani) “bir tarafa, bir kenara”
bir yerden: utnèkade, utneakade (otnyakıde)
bir yere bitişik: du (do)
bir yere kadar: dunèkade (donyakıde)
bir yere: namisô (na mesto)
bir yudum: pulnik ()
bir zaman: nèkuga, neakugà (nyakoga)