POMAKÇA _TÜRKÇE SÖZLÜK.pdf Jun. 2014 | Page 339
utnèsam, udnèsa (otnasyam, otnesa): taşımak, götürmek,
nakletmek
utnîkade (otnikıde): hiçbir yerden
utnòvu (otnovo): yeniden
utolçan, utolçen / utolıçan, utolıçen (izvaden na pokaz): açığa
çıkarılmış
utolçi sa / utolıçi sa (pokazala se e): göstermiş
utonal (potınal):çökmüş, çökük
utpàdam, utpadna (otpadam, otpadna): zayıflamak, düşmek
utplàştem sa, utplàte sa (otplaştam se, otplatya se): ödemek
utplàştem, utplàte (otplaştam, otplatya): karşılık vermek
utpoarvu (otpırvo): ilk önce, en başta
utpòsle (otposle): sonradan, ondan sonra
utpreş (otpred): önde, önden, önceden
utpuskam, utpusna (otpuskam, otpusna): kendini bırakmak,
gevşemek
utpusnatu (otpusnat, otpusnata, otpusnato): gevşek
utpùşem, utpùşe (otpuşvam, otpuşa): tıkalı bir şeyi açmak
utrànu (otrano): erkenden
utrayem, utraye (utrayvam, utraya): dayanmak, sabretmek
ùtre (utre): yarın, yarın sabah
utrebe: ayıklamak
utreben: ayıklanmış
utren, -a, -u (utren, -a, -o): sabahın, sabah (şeyi)
utrepem sa, utrepe sa (utrepvam se, utrepya se): yorgun
düşmek
utrèpem, utrèpe (utrepvam, utrepya): tepelemek, öldürmek,
vurmak
utreşnu, utreşni (utreşen, utreşna, -o): sabahki
utrézam, utréje (otryazvam, otreja): kesmek
utrino (sutrin): sabah