POMAKÇA _TÜRKÇE SÖZLÜK.pdf Jun. 2014 | Page 327
udvrástan (bt): karşılıklı
uem (): değirmenciye verilen öğütme hakkı un
ufçer (e), ufçerka (d) (ovçar, -ka): koyun çobanı
ufçerka: anasından ayrılmış kuzu
ufçerska tuyèga: çoban sopası
ufçerski (ovçerski): çobanın, çobana ait
ufçeruvam (ovçaruvam): çobanlık etmek
ufis (ofis): ofis
ugàdam, ugàde (ugajdam, ugadya): sezmek, farkında olmak
ugasèvam, ugasè (ugasyavam, ugasya): söndürmek
ugasvam sa, ugasna sa (ugasvam se, ugasna se): sönmek
ugizdilo (ukràsen): süslenmiş
ugizdilyam (ukrasyavam se): süslenmek
uglanneyè (ogladnyavam, ogladneya): acıkmak
uglavévam / uglavyavam (sgodyavam): nişanlamak, başını
bağlamak
uglavnik (oglavnik): yular, başlık
ugledal (ogledalo): ayna
ugluhnal (ogluşal): sağır olmuş, sağırlaşmış
ugniyem, ugniye (ugnivam, ugniya): çürümeye yüz tutmak
ugnus (gnus): iğrenç, çürümüş, tiksinti verici
ugo se (a taka): öyle mi? gördünmü şimdi? baksen!
ugodiş (da utseliş toçno): tam isabet
ugòlem sa, ugòle sa (ogolvam se, ogolya se): soyunmak
ugoleyè (ogolyavam, ogoleya): çıplak kalmak
ugràda (ograda): duvar
ugràdem, ugràde (ograjdam, ogradya): duvar veya çitle
çevirmek, inşa etmek
ugrèyem sa, ugrèye sa (ogryavam se, ogreya se): ısınmak,
güneşlenmek
ugrèyem, ugrèye (ogryavam, ogreya): ısıtmak, güneş doğmak