POMAKÇA _TÜRKÇE SÖZLÜK.pdf Jun. 2014 | Page 271
sahne i vehne (s ahna i vahna): ah vah ile
sajek, sajeak (goreştina): sıcak
sajeyak: sacayak
saka (ey taka): böylece
sakàçam (skaçam, skoça): sıçramak, atlamak, zıplamak,
hoplamak
sakajie (ribar): serpme ile balık avlayan balıkçı
sakaldisvam (pritesnyavam): sıkılmak, rahatsız olmak
sakandisvam (stıpisvam ): sakınmak
sakantiye (naprejenie): sıkıntı
sakàram (skarvam, skaram): darıltmak, iki kişinin arasını bozmak
sakàram sa (skarvam se, skaram se): bozuşmak, gücenmek,
azarlamak, birbirine darılmak
sakàranu (skaran, skarana, skarano): kavgalı, dargın
sakatlok (telesna povreda, nepriyatnost): sakatlık, yaralanmak,
uygunsuzluk
sakava (takava): böyle, böylesine
sakıldisvam (pritesniyavam, smuştavam): sıkılmak
sakın (nedey): sakın
Saki, Solyo: İsa (öa)
sakiva (takiva): böyle, bunun gibi
saklet, seklet, sıklet (vıtreşno iznerven): gerilim, sıklet, gerginlik
saksiye (saksiya): saksı
sakul, sakulka (golyam torba): çuval
sàl, sàla, sàlu (tsyal, tsyala, tsyalo): bütün, tam
sala (domaten sos): salça
sàla, salo (salata): salata
salàm (zdrav, yak): sağlam
salampurnik (otnesen): ?
salamuren, -a, -u, -i: salamura
sàlan-noaş (tsyala noşt): bütün gece