puklàtem, puklate (poklatvam, poklatya): yerinden oynatmak,
az kımıldatmak
puknalév / puknaleaf (loş, proklet, vreden): patlayasıca, kötü
puknatu (puknat, puknata, puknatu): çatlak
púknavom (bt): f. ateş etmek
puknitsa (tormoz, pritesnenie): rahatsızlık
pukray (pokray): yanından, dolayında, ile beraber, -nin yanı sıra
pukrîyem, pukriye (pokrivam, pokriya): örtmek, sarmak,
kapamak, kaplamak
pukvam sa, pukna sa (pukvam se, pukna se): çatlamak,
öfkelenmek
pukvam, pukna (pukvam, pukna): çatlatmak, gebermek, ölmek,
hiddetlenmek, kızmak
pul (pul): pul, düğme
pulatka: henüz yumurtlamamış genç tavuk
pulegnal (polegnal, polegnala, polegnalo): yatmış, yanlanmış,
yana yatmış
pulitik (politik): politik
pulitika (politika): politika
pulni, poalni (pılno): biraz
pulnik: bir içimlik, bir yudum, bir ölçek dolusu
pulôçka (po-bavniçko): birazcık yavaş
puludèyem, puludèye (poludyavam, poludeya): deli olmak,
delirmek
pulvina (polovin, polovina, polovino): yarım, yarısı
pumeatam sa, pumètna sa (pomyatam se, pometna se):
vazgeçmek
pumèstam, pumèste (pomestvam, pomestya): yerini
değiştirmek
pumètam, pumèta (pomitam, pometa): biraz süpürmek
pumilvam (pomilvam): okşamak