POMAKÇA _TÜRKÇE SÖZLÜK.pdf Jun. 2014 | Page 240

prikàrvam, prikàram (prekarvam, prekaram): geçirmek, çekmek, taşımak, götürmek prikarvam, prikaram (prikarvam, prikaram): bir yere götürmek, getirmek prikàzan, prikazna, prikaznu (prikazen, prikazna, prikazno): söylencesel, efsanevi, olağanüstü prikázavanie davranış prikazvam (prikazvam): konuşmak, söylemek, demek, anlatmak, bahsetmek prikiya: evin bir bölümü prikiya: kader prikluvilu: filizlenmiş prikoasam, prikoasna (prekısvam, prekısna): kesmek, durdurmak prikorşem sa (prekırşvam se) : kırılmak priköa, priskô (ogınya): ? prikrîyem, prikrîye (prikrivam, prikriya): örtmek, saklamak, gizlemek, kapatmak, örtbas etmek prikùpem (prekupuvam, prekupvam): satın almak prikya, priké (çeiz): çeyiz prilàyem, prilaye (prilayvam, prilaya): birden havlamaya başlamak, havlamak prilega (utiva): uygun, münasip prilègam, prilègna (prilyagam, prilegna): yatmak, uymak, yakışmak prilegit (krasiv): güzel, uygun prilèpam, prilèpna (prilepvam, prilepna): yapışmak prilepka (prilepka): yapışkan şey prilezal (pribegal): kaçmış prilika: benzer, onun gibi, denk priliknal, -a, -u (preliva): ?