Perspective Perspective32 | Page 70

Toplum içinde rahat yer edinebilmesi amaçlanan arkadaşlarımız için arkadaşlarıyla beraber otobüse binmek bile oldukça büyük bir adım. ferans bilgilerinizi, özgeçmişinizi ve proje hakkındaki beklentiler, hayaller, düşün- celerinizi içeren niyet mektubunuzu gön- dermeniz gerekiyor. Size, beklediğiniz veya karşıdan beklenen kriterlere, yaşadı- ğınız yere en uygun buddy eşiniz oluyor. 66 Buddy’nize katabileceğiniz şeyler yalnız- ca arkadaşlıkta kalmıyor. Toplum içinde rahat yer edinebilmesi amaçlanan arka- daşlarımız için arkadaşlarıyla beraber otobüse binmek bile oldukça büyük bir adım. Bu program ile hepimizin dikkat bile etmeden yaptığı gündelik aktiviteleri Buddy’lerimiz de aileleri olmadan, bizler gibi, arkadaşlarıyla gerçekleştiriyorlar. Bu aktiviteler yemek siparişi vermek, asansör kullanmak gibi basit konulardan tiyatro, sinema, operaya gitmek kadar ke- yifli alanlara kadar olacak şekilde geniş. Programın işleyişini birinci ağızdan din- lemek için 2013 yılı Best Buddies gönül- lülerinden Talya Yiğitbaşı ile biraz sohbet ettik. 16 yaşındaki Talya ile 28 yaşındaki down sendromlu arkadaşımız Deniz’in arkadaşlık öyküsü ile ilgili merak ettikle- rimizi sorduk. Bu programı nereden duydun? Okulumun Sosyal Yardım Kulübü ile olan işbirliği aracılığıyla duydum. Programın işleyişinden bahsedebilir misin? Herhangi bir hazırlık süreci var mı? Düşler Akademisi’nden Sercan Bey bi- zimle birkaç seans down sendromlu veya otizm sahibi bireylerle iletişim kurarken dikkat etmemiz gerekenlerden ve bizi bu arkadaşlık sürecinde nelerin bekleyebile- ceğinden bahsederek bir ön hazırlık yap- mamıza yardımcı oldu. Program öncesinde çekin- celerin var mıydı? Karşımdaki arkadaşımın down sendromlu oluşuna dair pek bir çekincem yok- tu. Yalnızca doğal yollarla başlamamış bir arkadaşlık olduğu için vaktimizi nasıl güzel geçirebileceğimize ve anlaşıp anlaşamayacağımıza dair endişelerim oldu. “Buddy’nle” nasıl akti- vitelerde bulundunuz? Paylaşımlarınız nelerdi? Çoğunlukla bir kafede bulu- şup son zamanlarda günle- rimizi nasıl geçirdiğimizden ve gelecek planlarımızdan sohbet ediyor- duk. Ara sıra da Buddy’m Deniz’in Düşler Akademisi aracılığıyla bir parçası olduğu sergilerde veya performanslarda bir araya geliyordum. Bu program seni hangi yönlerde etki- ledi? Düşüncelerinde, görüşlerinde bir değişim olduğunu söyleyebilir miyiz? Down sendromlu kişilerin down send- romlu olmayan kişilerle kafamda konum- landırdığım kadar büyük bir farkı olma- dığını görmüş oldum. Bu durum aile ve toplum kavramlarına bakışımı değiştirdi diyebilirim. Deniz ile arkadaşlığınız devam etti mi peki? Program süresince olmasa da bağımızı koparmadık. Program anlattığımız cepheden çok farklı bir tecrübe, çok yeni bir bakış açısı fırsatı. Tabii karşı taraf için ne anlama geldiğini de anlamak gerekiyor. Programa katılı- mın karşı taraftan nasıl gerçekleştiğini görmek için eski buddy’lerden, down sendromlu arkadaşımız Özge’ye prog- ramla ilgili birkaç soru sorduk. Bu programı nereden duydun? Bana bizim Down Sendromlular Derneği söyledi. Herhangi bir hazırlık sürecinden geçtiniz mi? Tabii ki. Konuştular bayağı bir. Eşleşme olacak dediler, müdürümüz Erdal Bey ye- rini mesaj attı. Buddy’nle nasıl aktivitelerde bulun- dun? Beraber parka falan gittik. Güzel zaman geçirdik. Yemek falan yedik, sinemaya gittik. Program bir sorumluluk alma amacı taşımıyor. Yani buddy’niz beraber ge- çirdiğiniz sürede size emanet değil. Bu deneyim yalnızca sizden farklı, yeni bir arkadaş edinmek olarak tanımlanabilir. Her arkadaşlık uzun süremeyebiliyorken buddy’nizle kurduğunuz bağ yıllarca sü- rüyor, programla başlıyor ve asla bitmi- yor, çünkü onların sizden bekledikleri ve size vermek istedikleri yalnızca saf sevgi. Bundan daha değerli bir arkadaşlık düşü- nülebilir mi? “Down sendrom- lu kişilerin down sendromlu olmayan kişilerle kafamda konumlandırdığım kadar büyük bir farkı olmadığını görmüş oldum. Bu durum aile ve top- lum kavramlarına bakışımı değiştirdi diyebilirim.”