Perspective 36 A2018-3196-PerspectiveSayi36-DUSUK | Page 20

S

Sektör

REKORLARI KIRILAMAYAN CEP HERKÜLÜ : NAIM SÜLEYMANOĞLU

Kimilerimiz için iki ucuna ağırlık takılmış demir bir barın kaldırılması , kimileri için de yaşanılan canlı heyecanın örneğidir halter .
Ceylin Özbek cozbek @ gsuik . co
18

“ H

alterin tarihine baktığımız zaman ilkel toplumlara kadar uzandığını ve o dönemdeki erkek çocuklarının erginliklerini tamamlamak için halter yarışları yaptığı bilgisine ulaşabiliyoruz . Fakat tam olarak kabul edilmesi ve bir spor dalı sayılması 18 . yüzyıla dayanır . 19 . yy ikinci yarısından itibaren gelişen halter faaliyetleri sonucu Wilhem Türk tarafından 1894 ’ te Avusturyalı gençlerin düzenli halter çalışabilmeleri adına ilk halter okulu açılmıştır .
Atina ’ da düzenlenen ilk modern Olimpiyat Oyunları ’ nda halter sporunun yer almasından sonra 1896 ’ da ilk Avrupa Şampiyonası ve Dünya Halter Şampiyonası düzenlenmiştir . Savaş yıllarından sonra her yıl düzenli olarak yapılmaya devam edilmiştir .
Türklerde ise Osmanlı Dönemi ’ ndeki pehlivanlığa tutkun gençlerin kollarını güçlendirmek için büyük , ağır taş ya da hayvanları kucaklayıp kaldırmalarını halter sporunun başlangıcı olarak sayabiliriz . Daha sonralarında kendilerini geliştiren gençler savaşta başarı elde edebilmek ve kalkan kullanabilmek adına
Türk halterinin esas dönüm noktası ise Turgut Özal döneminde Naim Süleymanoğlu ’ nun ülkemize iltica edilmesinden sonradır .
halter yapmaya başlamışlardır . Zamanın padişahlarından 4 . Murat , mermer gülleleri kaldırarak idman yapmıştır .
Türkiye ’ de ise çağdaş anlamda 19 . yy sonlarında aletli jimnastiğin bir parçası olarak Galatasaray Lisesi ’ nde Fransız öğretmenlerin öncülüğünde halter spo- runa başlanmıştır . Halter sporunu aletli jimnastikten ayıran ve bu sporu benimseyen ise Faik Üstünidman ’ dır . Kendisi Galatasaray Lisesi ’ nde öğrenim görmüş ve daha sonra yine orada beden eğitimi öğretmeni olarak çalışmıştır . 1956 ’ da Türkiye Halter Federasyonu ’ nun kurulmasının ardından kulüpleşmeler başladı . İkinci Dünya Savaşı ’ ndan dolayı ülke içerisinde sürdürülen Türk halteri yaklaşık 29 yıl sonra 1957 ’ de Tahran ’ daki Dünya Halter Şampiyonası ’ nda yer aldı . Türk halterinin esas dönüm noktası ise Turgut Özal döneminde Naim Süleymanoğlu ’ nun ülkemize iltica olmasından sonradır . Asıl adı Naum Shalamanov olan ve Türk kökenli maden işçisi babanın oğludur . 1967 ’ de Bulgaristan ’ ın Mestanlı Köyü ’ nde dünyaya gelmiştir . 10 yaşındayken halter sporuyla tanışmış ve kısa sürede Bulgaristan ’ ın milli takımına seçilmiştir . 1982 yılında düzenlenen Dünya Gençler Halter Şampiyonası ’ nda ilk dünya rekorunu kırmış , henüz 15 yaşında olan Naim ’ i tüm dünya tanımıştır . Başarıdan başarıya koşmaya devam eden haltercimiz 1984 , 1985 ve 1986 ’ da , yani üç yıl üst üste , dünyada “ yılın haltercisi ” seçilmiştir .
80 ’ li yılların başlarında Todor Jivkov ’ un yönetimine daha fazla dayanamayan Shalamanov , 1986 yılında Melbourne ’ da düzenlenen Dünya Şampiyonası sırasında Türk büyükelçiliğine sığınmış ve yarışlardan sonra Türkiye ’ ye iltica etmiştir . Bu olaydan sonra ise resmi olarak Naim Süleymanoğlu olmuştur . Fakat bu olaydan sonra zaten kötü olan Türkiye-Bulgaristan ilişkisi daha da kötü bir hale gelmiştir . İltica sonrası Dünya Halter Federasyonu sporcuyu yarışlardan men etmiştir . Bunun üzerine sorunu çözmek adına Turgut Özal Bulgaristan ile bir milyon dolarlık anlaşma yapmış ve Naim Süleymanoğlu için izin almıştır .