Optimum Dec. 2017 | Page 13

Mustafa Acungil Kariyerlerimiz için de tetikte olmalıyız. Bunu yapmanın en önemli yolu da kariyerimize göz kulak olmak ve karşılaştığımız tuzakları fark etmek, onlardan kurtulmak. Dijital dönüşümün çalkantılı geleceğinde, kariyerinizden umduğunuzu bulabilmeniz için, 24 Kariyer Tuzağı adlı kitabı yazdım. Kariyerlerde sıklıkla karşılaşılan tuzakları analiz ettim ve sizlere sundum. Kitaptan birkaç alıntıyı aktarayım: “Tek seçeneğin kariyer olmadığını yeri geldikçe hatırlayın.” “Ne kadar kalabalık olursa olsun, farklılık sağladığınızda rekabet geride kalır.” “Kaliteli ve geliştirici bir rekabetten yoksunsanız, kendinize yeni itici güçler bulun.” Güzel… Dijital dönüşümü ve getirdiği riskleri fark ettik. Ve risklerle birlikte fırsatları da… Bu doğrultuda kariyerimize daha yakından bakmaya karar verdik. Tuzakları tanıdık… Peki ne yapacağız? Kariyerimizi güncel tutmanın ve tuzaklardan kurtulmanın en önemli araçlarından birisi etkin öğrenme. Ama öğrenmeyle de ilgili çok sorunumuz var. Öğrenme konusunda düştüğümüz tuzaklara ilişkin de 24 Öğrenme Tuzağı isimli kitabı yazdım. Bu kitapta da birkaç alıntı sunayım: “Öğrenmek sizin işinizdir. Rehber sizin için sadece bir yardımcıdır.” “İstediğiniz başarılar için potansiyellerinize yatırım yaparak onları yetenek haline getirin.” “Kitaplarla ya da başka araçlarla, öğrenme asla bitmez. Öğrenmenin sonu yoktur.” Hoşça kalın. Küçük bir not: Dijital dönüşüm üzerine de bir kitap yazıyorum. Bir aksilik olmazsa Mart 2018’de raflarda olacak ve sizlerle buluşacak. 13 teknolojiler olarak gündelik hayatımızın tam ortasına dikiyor. Çok yerde karşınıza çıkmıştır, detaylarına girmeye gerek yok. Ama Uber’i düşünün; taşıtı yok, en büyük taşıt kiralama sistemi. AirBNB’yi düşünün; sahip olduğu mekan yok, konaklama alanında en büyük otel zincirinden daha büyük. Bu tür yıkıcı teknoloji şirketlerinin ortak bazı özelliklerini şöyle sıralayabiliriz: - Sektöre dışarıdan ve tamamen yabancı bir yaklaşımla girmeleri - Bir platform oluşturarak alıcıları ve satıcıları birleştirmeleri - Tamamen veriye dayalı güven oluşturacak bir sistem oluşturmaları Bu yaklaşımlar bize dijital dönüşümün büyük ölçüde veri odaklı bir iş olduğunu gösteriyor. Büyük veri önemli çünkü çok çeşitli kaynaklardan büyük hacimli, yapısal olarak çok farklı verileri bir araya getirip anlam çıkarabiliyorsunuz. IoT önemli, çünkü daha önce tutulamayan birtakım verileri elde edip tutabiliyor ve onlardan anlam çıkarabiliyorsunuz. Büyük veriyi ve IoT verilerini toplamak hiçbir işinize yaramaz… Tabii onları işiniz için faydalı olacak şekilde kullanmadıkça… Dijital dönüşümünüz için bu verilerden yararlanmadıkça… Büyük verinin ve IoT’nin faydalı olmaları için şu sorulara cevap vermede yardımcı olmaları gerekli: Ne oldu? Neden oldu? Ne olacak? Ne yapmalıyım? Klasik iş zekası sistemleri bu sorulardan sadece ilkine o da kısıtlı ölçüde cevap verebilir. Neden oldu, ne olacak ve ne yapmalıyım gibi soruları cevaplayabilmek için verilerin içindeki gizli örüntüleri ve kuralları keşfetmeniz gerekiyor. Bunu yapmanın yolu da makine öğrenmesi. Peki Tuzaklar da ne? Ve tüm bunların neresinde? Öncelikle Kariyer Tuzaklarını düşünelim. Dijital dönüşümün önemli bir yönü, pek çok işin de “dijitalleşecek”, “dönüşecek”, hatta bazılarının “buharlaşacak” olması… Mesela diyelim ki bir bankada kredi başvurularını değerlendirmeyle ilgili 500 kişi çalışıyor olsun. Sizce 5 yıl sonra, mevcut kredi hacmi hatta üç katına çıkmış da olsa, bankada bu işi yapan kişi sayısı kaç olacak? 50 olur mu acaba? Yoksa daha mı az?