nisan2019 nisan2019 | Page 32

*** İbrahim’in ulaştırdığı haberden sonra köyde huzur kalmamıştı. Hasan amca haberi ilk duyduğu an kalp krizi geçirmiş, onu hastaneye yetiştirmeye çalışan araç kaza yapmış, köyün imamı, muhtar ve öğretmen kazada hayatını kaybetmişti. Hasan amcanın yaşlı hanımının da bu habere kalbi dayanamamıştı. *** İbrahim amca çocuklara dönerek, “İşte böyle çocuklar, o gündür bu gündür Taşkesen köyümüzde 1 Nisan şakası yapmak yasak.” dedi. Çocuklar Nisan bir şakasıyla ilgili komik bir hikâye dinlemeye hazırlanmışlar ama İbrahim amca onlara sonu hazin biten bir öykü anlatmıştı. Bu hikâyeyi ilk kez duyuyorlardı. Köyde Nisan bir şakasının yasaklanmasını duymuşlardı ama ilk kez İbrahim amcadan bunun sebebini detaylı dinlemişlerdi hem de olayın kahramanı küçük İbrahim’in ağzından... Bütün çocuklar dağılmaya hazırlanıyordu ki, Emre’nin sesi duyuldu; -Peki İbrahim amca senin ulaştırdığın o haber neydi, yani bu hikayede şaka nerede? -Bu hikâyede şaka yok. Oldukça ciddi ve hepinizin ders alması gereken bir hikâye olduğunu düşünüyorum. Ulaştırdığım haber, tamamen yalandı. Köyün muziplerinden olan Kadir amca elime üç beş şeker tutuşturdu, Hasan amcaya çok acil bir haber ulaştırmamı söyledi. Ben de çocuğum, haberi de bilmiyorum, haberin sonucunda neler olacağını da, nasıl bir tepki göreceğimi, nasıl bir tepki alacağımı da bilmiyorum. Bu defa minik Ahmet’in sesi geldi; -Ama İbrahim amca halen haberi söylemedin… -Ne önemi var ki çocuklar, Hasan amcanın tarlasının yandığını söyledim. Hasan amcayı öldüren bu haber değildi, tarlada, tapanda, toprakta gözü yoktu Hasan amcanın. Onu yıkan tarlada 40 yıllık hayat arkadaşının da olmasıydı. “Tam bir eşek şakasıymış” diye bir ses geldi arkada bulunan çocuklardan birisi. “Aynen öyle” dedi İbrahim amca, “hem de ne eşek şakası. Bakın çocuklar Kadir amca, bu haber üzerine tarlaya doğru koşan Hasan amca ve onun arkasındakilere bakıp kıs kıs gülecekti. Bu gülme beş dakika sürecekti belki, belki de on dakika ama o süreçte Hasan amca ve yanındakilerin yaşadıkları ya da yaşayamadıklarının ne olduğu hiç önemsenmiyordu. Bir kahkaha için 4 kişi ölmüş, ne önemi var mı diyeceğiz?” 32