nisan2019 nisan2019 | Page 20

Deniz tarafında da Haliç’e gerdikleri kalın ve geniş zincirler Osmanlı donanmasının geçişini zorlaştırırken aynı zamanda Venedik ve Ceneviz gemilerinin Bizans’a yardıma gelmesi Baltacıoğlu Süleyman Bey komutasındaki Osmanlı donanmasının geri çekilmesine neden oldu. Bu talihsiz geri çekilmeyi sahilden izleyen Mehmed hiddetlenerek atını denize sürmüş ve “Durdurun şu gemileri!” diye bağırmıştır. Hem karada hem de denizde görülen bu başarısızlık Bizans’ı umutlandırmış, Osmanlı ordusunda da ümitsizliğe sebep olmuştu. 21 Nisan sabahı, donanmanın başına Hamza Bey’i getiren II. Mehmed, Bizans’ın kuşatmayı durdurma talebini geri çevirmiş ve istişarelerinin sonucunda kuşatmaya devam kararı almıştır ve aynı gün başlayan top ateşi akşama kadar devam etmiştir. Bundan sonraki strateji oldukça önemliydi ve Mehmed stratejisini özellikle Haliç ve donanma üzerinde yoğunlaştırdı. Donanmasını karadan geçirerek savunma hattının ötesinde bir noktada Haliç’e indirmeye karar verdi. Bir ray hattı yapmayı sağlayacak keresteyi, gemileri kaldıracak beşik sistemini, hattın kayganlaşmasını sağlayacak yağla dolu fıçıları, insan ve hayvan gücünü bir araya getirdi. İlk gemi tepenin üstüne vardığında, Soğuksu’ya (günümüzde Kasımpaşa) doğru ağır ağır inmeye başladı. Ardındaki gemiler de öğlen saatlerinden önce, mürettebatı sürpriz bir saldırıyı karşılamaya hazır şekilde, Haliç’in durgun sularına inmişti. Onu diğer gemiler izledi. Bunlar “Futsa”, yani kürekçi sıralarının sayısı on beşten yirmiye kadar çıkan 20 metre uzunluğundaki küçük ama hızlı gemilerdi. Daha büyük kadırgalar Çiftedirek limanında kalmışlardı. Zekice tasarlanan operasyon, bütünüyle bir stratejik ve psikolojik başarıydı. Haliç boyunca uzanan Osmanlı gemilerinin haberi şehirde yayılmaya başladığında herkesin içini bir korku kapladı. Konstantin, kara surlarından bir kısım askeri çekerek bu bölgeye konuşlandırmak zorunda kaldı. Böylece moral faktörü Bizanslılardan, kara ve deniz taarruzları başarısızlıkla sonuçlanan Osmanlılara geçmiş oluyordu. Ve günler geçtikçe top atışları artıyor, Bizans surları zarar görmeye başlıyordu. Elli üç gün süren bir kuşatma netice vermeden önce başarısızlıklara, ümitsizliğe, kararsızlığa şahitlik göstermiş olsa da netice başarı olmuştur. 29 Mayıs 1453 günü genel saldırı yapıldı ve 120.000 askerin “Allah Allah!” nidalarıyla hücuma geçildi. II. Mehmed’in, “Hepiniz büyük fedakârlıklar gösterdiniz. Ama sizden daha fazlasını isteriz. Artık bu şehri alınız. Sizden mazeret değil müjde bekleriz.” Diyerek ordusuna seslenişi hayat bulmuştur. 20