NEFESS Nisan 13 | Page 11

Sevgili Deniz, önce s

Sevgili Deniz, önce seni biraz tanıyalım ve yoga ile nasıl tanıştın diyelim…

Merhaba sevgili Ayşegül ve Nefess,

1980 yılında Türkiye’de olabilecek en sıcak şehirlerden birinde (Adana) en sıcak bir günde (27 Temmuz) doğdum. Lise yıllarımda, İstanbul’da Marmara Üniversitesi'nde, "Diş Hekimliği" okuma kararımı öyle bir aldım ki, iddialı bir şekilde tek seçenek kullanarak, kendime başka bir çare bırakmadan geldim buralara.. Üniversiteyi tamamladım, yetmedi doktora da yaptım, bir de iş buldum kendime şimdi Taksim Alman Hastanesinde çalışmaya başladım.. Hem yolcu hem yol gösterici oldum, hayatın yardımıyla da bu günlere geldim..

Yoga ile tanışmam da lise yıllarında doğaçlama gelişti, pek meraklıydım kitaplara, dolayısı ile kitapçılara. ..Kitap raflarının arasında dolaşırken bir gün, bir yoga kitabına rastladım ve içini kurcalamak için açtığımda “güneşe selam” serisini gördüm, isminden çok etkilendim, merak sardı içimi, aldım hemen kitabı, kendimce başladım uygulamaya.. Yok o zamanlar Adana’da yoga stüdyosu tabii, İstanbul’dan birkaç hoca özel ders için geliyormuş dedilerse de gitmedim peşinden, doğru zamanı bekliyormuşum demek..

İşte o doğru zaman doktoramın son yıllarında çok sevdiğim diş hekimi arkadaşım Seçkin Yavuz sayesinde geldi. Seçkin uzun zamandır yoga yapıyordu ve onunla sohbetlerimizde eski günlerim canlandı kafamda, ben de yapmak istiyorum dedim.. İşte bu sayede sevgili Selda Köksal hocamla tanıştım, "üniversiteli yoga" dersleri kapsamında küçük bir grupla başladık, ne de güzelmiş dedim! Hafiflik, mutluluk ve merak hissetmiştim..

Peki yoga öğrenciliğinden yoga eğitmenliğine geçiş sürecin?

İyi midir kötü mü bilmem ama bazı durumları sorgulamam, ne kendimi ne de süreci.. Mesleğimi de bu şekilde seçtim, ailem ve çevremdeki insanlar o kadar çok sordu ki neden diş hekimi olmak istiyorum diye, mecburen mantıklı ve süslü bir kalıp uydurup sundum onlara, çünkü sadece öyle idi işte, diş hekimi olmak istiyordum, içimden öyle geçmişti.. Şimdi ise ne kadar doğru bir karar vermiş olduğumu anlıyorum, çok seviyorum işimi çünkü..

Yoga eğitmenliğine geçişim de böyle oldu işte, içimde uyanan merak hiç bitmedi ve işte bu yoldayım, heyecanlı bir duygu bu, hayatınızda yaptığınız ne kadar çok şey sizde sürekli bir heyecan ve merak uyandırır! İşte benim gittiğim yolu bu belirledi..

Selda Köksal ile başladığım yoga yolculuğum yaklaşık 1,5 sene hep onunla devam etti, Selda nereye ben oraya, sülük gibi yapışmıştım resmen, çok kızıyordu bana, başka hocalarla da çalışmayı deneyimlemelisin, herkesten farklı bir şeyler öğreneceksin ve keşfedeceksin diye.. Dinlemedim tabii! Taa ki Nefess’e gelene kadar, kendiliğimden değil tabii, yine onun peşinden :)İyi ki de gelmişim, Nefess’in samimi, sıcak ve güven veren ortamıyla karşılaşmak bende birçok değişimin başlangıcı oldu. Gel zaman git zaman, Nefess ikinci evim gibi olmuştu, sıcak yoga yuvam! Herkes çok samimiydi, ortam sıcacıktı. Moda’da yoga yapmak Nefess ile birlikte daha da güzelleşmeye başlamıştı.. Bir gün geldi Selda gitti, ben gitmedim, bu samimiyeti bırakamadım; zaten başka hocalarla çalışmaya da başlamıştım, alışmıştım ve çok sevmiştim..

Eğitmen olma kararın da bu sıralarda belirdi sanıyorum..

1 sene kadar önce, Mey Nefess’te bir atölye düzenlemişti, o zamanlar yoga eğitmenliği ışıkları bende yanmaya başlamıştı. Fikrimi Mey'le paylaştım, o da davet etmişti beni eğitimine, ancak keşke evime yakın bir yerlerde eğitim olsaydı diyordum.. Bir de tabii sancılı doktora sürecim tamamlansaydı..

Mey’i de pek seviyordum, insanın içine dokunan bir hali vardı benim için.. 27 Mayıs 2012; bu tarihi unutamam, Seçkin'le de paylaşmıştım bu fikrimi, Eylül civarlarında doktora sunumumu yapacağım belli olmuştu, tam o tarihlerde diyordum Mey Nefess’te eğitim düzenlese ne güzel olurdu..

Bu hayalle günü kapadım ve ertesi gün Nefess’ten gelen e-maili heyecandan nasıl okuduğumu bile anlamadan Seçkin’e ilettim., Eylül 2012 de Mey ile eğitmenlik eğitimi başlıyordu, gerçekten sanki benim için özel tasarlanmış bir proje gibiydi 

Ve işte şimdi eğitimin teorik kısmını tamamlamış bulunuyorum, mayıstaki inzivadan sonra belki de yeni bir yoga eğitmeni kazanır Türkiye kim bilir :)

Kısa süre önce Nefess'te staj dersleri vermeye başladın. İlk dersin ardından neler hissettin?

Mutluluk!

İlk ders öncesi hazırlık evresi çok heyecanlıydı tabii, eğitim süresince arkadaşlarıma ders verdim ama stüdyonun havasında, o en başta duran mat üzerine geçerek, tariflerle konuşarak ders anlatmak fikri oldukça heyecanlıydı işte..

Dersi planlarken, müziklerimi belirlerken, kullanabileceğim cümleleri kurgularken çok keyif aldım, hani birisine ilk görüşte aşık olursun da hemen bir dolu heyecanlı planlar kurarsın, bir çok güzel anı paylaşmak istersin ya.. öyle gibiydi! Seçtiğim müziklere baksan, sanki 3 gün aralıksız yoga dersi verecekmişim gibi, pozlar keza öyle, beni etkileyen tüm başlangıç pozları, ısınma serileri, ayaktaki ve yerdeki pozlar, kapanış pozları.. İşte bu kadar coşku içinde planlamaya başladığım dersim, hafif bir müzik ve başlangıç seviyesine yönelik bir kurguyla bitti. Derse yakın arkadaşlarımın katılmış olması telaşlı heyecanımı aldı götürdü ve yerini coşkulu bir heyecana bıraktı ve bu ilk ders deneyimimin ardından içimde şu hisler belirdi; yoga yapmak benim için nasıl bitmek tükenmek bilmez bir merakla devam ediyorsa, yoga eğitmenliği de bir o kadar merak ve istek uyandırıyordu.. En keyiflisi de dersten sonra arkadaşlarımdan aldığım yorumlar oldu, çünkü ben onların bana destek olmak için o derste olduklarını düşünmüştüm, ama hayır onlar yoga yapmak için oradalardı ve ben sadece bir aracı olmuştum, yoga bizi o anda, orada buluşturmuştu..

Yogaya başladığın günden bu yana sevdiğin ya da sevmediğin bir yoga pozu, zor anlar ya da neşeli zamanlar varsa paylaşır mısın bizimle..

Zor anlar oldu tabii olmaz mı! Yoga yapmaya başladığımda yogayı yolumun bir parçası haline getirme bilincinde değildim çünkü, sanki bir hobi gibiydi, bana çok iyi geldiğini fark etmiş olsam da "derslere gitmeliyim – pozları yapmalıyım" düşüncesi içinde öyle güzel zorlandığım anlar oldu ki, bunun devamında bazı derslerde hırslandığım bile oldu. Şimdi bakıyorum da ne saçma..Sonra tam olarak zamanını hatırlamadığım ama yaklaşık 2 – 3 yıldır hissettiğim bir dönüşüm olmaya başladı ki bunun için hem derslerine katılmış olduğum tüm eğitmenlerime hem de kendime teşekkür etmekten kendimi alıkoyamıyorum, çünkü bu dönüşümle birlikte, yoga "yolum"un parçası oldu, benim bir parçam oldu, bazen elim-ayağım bazen üçüncü gözüm oldu, iyi ki yoga var..

.

Sevmediğim demeyelim de, anatomik kısıtlama ve fiziksel güç eksikliğimden kaynaklanan ve beni zorlayan pozlar oluyor tabii, bedenimin ihtiyacına kulak vererek bazı derslerde veya kendi bireysel uygulamalarımda bunlara bir çözüm araştırması içine girerek bedenimi derinleştirmeye çalışıyorum. Ama arkaya eğilmeler dendiğinde, ya da kalça açıcılardan savaşçılar ve güvercin dendiğinde ağzımın suyu akıyor resmen! 

Yogada sınırlar hakkında ne düşünüyorsun?

Zor soru geldi! Belki Vinyasa Yoga'nın beni bu kadar derinden etkilemesinin nedenini anlatsam uygun bir cevap olur.. İlk yoga uygulamama ilk eğitmenimin etkisiyle Ashtanga Yoga stilinde başladım ve uzunca bir süre öyle devam ettim. Ashtanga'nın yeri ayrıdır kalbimde, önce onu belirtmek isterim, ancak son bir yıldır daha derinden keşfettiğim Vinyasa Yoga'nın insana getirdiği özgürlük de bambaşka..

Mey’in eğitim boyunca ve genelde derslerinde de söylediği gibi “konfor alanından çıkıp sınırlarını keşfetmek”; işte bütün mesele bu! Konfor alanından çıkmak merak hissiyle oluşan bir şey, sınırlarını keşfetmek ise sonsuzluk! Çünkü bu sınır, sınırı olmayan bir yer, gününe göre, halet-i ruhiyene göre, anatomik sınırlarına göre ve uygulamadaki derinleşmene göre daralır, genişler ve gider de gider..

Biraz da senin anlatımınla Nefess’i duymak isteriz..

Nefess benim ikinci evim gibi oldu.. Samimiyeti, enerjisi bambaşka.. İlk başlarda evimin yakınında olması konforumu artırmıştı tabii, ama gidip geldikçe, Ayşegül, Kerem ve Bilge’yi tanıdıkça ve tabii derslerine katıldığım diğer eğitmenleri, enerjisinin neden bu kadar güzel olduğunu anladım.. Nefess’in birkaç sahibi ya da ortağı yok çünkü, Nefess Stüdyo, sahipleri, eğitmenleri ve üyeleriyle tek bir nefes...

Tabii her yeni açılan işletmede böyle olmuştur, nereden nereye.. gidişat doğal akışıyla böyledir ama Nefess’in gidişatı gözlerimin önünde gelişti, Nefess Stüdyo nereden nereye geldi ve kısa bir sürede, stüdyonun yeri değişti daha da büyüdü, ilk başladığım zamanlarda derslerde genelde aynı yüzleri görürken, şimdi aynı yüzlerle sınıfın küçük bir bölümünü oluşturuyoruz sadece ve ne güzeldir ki, bu enerjisiyle gün geçtikçe büyüyen Nefess, aynı samimiyetini koruyabiliyor tüm üyelerine karşı..

Bir sene kadar önce zor günler geçirdiğini hatırlıyorum, şahsen ben o kadar inanmıştım ki Nefess Stüdyo’nun bu günleri göreceğine (gerçi Mey ile Nefess’te eğitimi hayal etmemiştim ne yalan söyliim, benim için rüya gibi oldu ) şimdi baktığımda şaşırmıyorum o nedenle, sadece tek hissettiğim mutluluk.. Ben son olarak Nefess ekibine teşekkür etmek istiyorum, bana düşüncelerimi paylaşmam için bu olanağı sağladıklarından dolayı!

İyi ki yoga var ve iyi ki Nefess var.. Tüm kalbimle.. reketlilik bir coşku; çünkü Mey Elbi ile “200 saatlik Vinyasa Akış Temel Hocalık Eğitimi”2012’nin Eylül ayında Nefess İstanbul’da bir hareketlilik bir coşku; çünkü Mey Elbi ile “200 saatlik Vinyasa Akış Temel Hocalık Eğitimi” başladı. Nefess’in atölye bünyesindeki ilk hocalık eğitimi, bu nedeferi kimi öncesinden deneyimli ama hepsi bu büyülü yolda, Mey’in takibinde, dönüşüme kalplerini açtı.

Aradan geçen altı aylık süreçte çok güzel anılar yaşandı. Ve şimdi onlar için yeni bir adım, yeni bir heyecan zamanı; çünkü artık bedenlerinden, ruhlarının en derinlerinden bu altı ayda neler gelip geçtiyse onları ‘Ses’e dönüştürme zamanı;

Yeni hoca olmanın heyecanı ve yoganın temelleri üzerine taptaze bilgileri ile “Staj Dersleri” bu 12 tatlı hocanın yönetiminde artık. Nefess üyesi iseniz ücretsiz olarak, değilseniz 5 TL ödeyerek siz de bu güzel deneyimden nasibinizi alın.

Ve duyduk ki serüvenlerden biri İzmit’te devam ediyor; Öğrencilerimizden Tanya Oruçoğlu İzmit’te açtığı stüdyosuyla deneyimlerini paylaşıyor; yolu düşenler için facebook adresi : “

http://www.facebook.com/pages/Izmit-Yoga/439654089423556

Hocalarımızın ders deneyimlerini paylaştıkları bloglarına da bir göz atın:

meyilenefess.wordpress.com

2012’nin Eylül ayında Nefess İstanbul’da bir hareketlilik bir coşku; çünkü Mey Elbi ile “200 saatlik Vinyasa Akış Temel Hocalık Eğitimi” başladı. Nefess’in atölye bünyesindeki ilk hocalık eğitimi, bu nedenle herkeste farklı bir heyecan var. Kimler gelecek, nasıl bir süreç olacak derken, her gün öğrencilere açılan kapılar bu sefer öğretmen adaylarını karşılamaya başladı.

Birbiriyle yolları kesişen 12 farklı hayat! Kiminin ilk seferi kimi öncesinden deneyimli ama hepsi bu büyülü yolda, Mey’in takibinde, dönüşüme kalplerini açtı.

Aradan geçen altı aylık süreçte çok güzel anılar yaşandı. Ve şimdi onlar için yeni bir adım, yeni bir heyecan zamanı; çünkü artık bedenlerinden, ruhlarının en derinlerinden bu altı ayda neler gelip geçtiyse onları ‘Ses’e dönüştürme zamanı;

Yeni hoca olmanın heyecanı ve yoganın temelleri üzerine taptaze bilgileri ile “Staj Dersleri” bu 12 tatlı hocanın yönetiminde artık. Nefess üyesi iseniz ücretsiz olarak, değilseniz 5 TL ödeyerek siz de bu güzel deneyimden nasibinizi alın.

Ve duyduk ki serüvenlerden biri İzmit’te devam ediyor; Öğrencilerimizden Tanya Oruçoğlu İzmit’te açtığı stüdyosuyla deneyimlerini paylaşıyor; yolu düşenler için facebook adresi : “

http://www.facebook.com/pages/Izmit-Yoga/439654089423556

Hocalarımızın ders deneyimlerini paylaştıkları bloglarına da bir göz atın:

meyilenefess.wordpress.com