Natura September - October 2013 | Page 32

Projeler/Projects: Antalya genelinde yerel değerlere yönelik güçlü bir vurgu yapmayı başarıyor. Tıpkı daha önceki sayılarda yer verdiğimiz Bergama Kültür Merkezi, İzmir, 2010 (Natura Ocak-Şubat 2012) ve Yalıkavak Palmarina, Bodrum, 2012 (Natura Mayıs-Haziran 2013) projelerinde olduğu gibi Beyaz Atölye’nin önerisinde de yerel Akdeniz mimarisine dikkat çekercesine traverten tercih ediliyor. Proje kıyıya ve yat limanına erişimi sağlayan Uğur Mumcu Caddesi’ni karşılayan aks üzerindeki atıl kalmış bir alanda gerçekleşecek. Katılımcı ekiplerden bu alanı idari ve ticari işlev alanlarıyla dönüştürürken, yakın çevresinin de iyileştirilmesi beklenmiş. Beyaz Atölye’nin birbiri üzerinde yükselen, parçalı kütlelerle, zengin açık alan kurgusuna sahip önerisinin ilk bakışta boş bir arsa için gelişigüzel yönlendirildiği düşünülebilir. Oysa projede yönü belirleyen faktör, hakim rüzgar olmuş. Tasarım ekibi bu kurguyu kuzeybatı ve güneydoğudan esen hakim rüzgarın bina içlerine kadar sızmasını sağlayarak mekanlara nefes aldırmak için önerdiklerini belirtiyor. Yapının genel kitlesinde iki farklı durumu oluşturmaya çalışan tasarım ekibi; yapıların birbirlerine bakan yüzleri ile dışa bakan yüzleri arasında bir zıtlık oluşturmayı hedeflemiş. Ekip bu zıt durumları şeffaflık ve opaklık olarak tanımlıyor. Projede taş malzeme ile opaklık sağlanmış olurken, şeffaflık cam ile veriliyor. Şeffaflığı kontrol etmek için bazı yerlerde metal yüzeyler kullanılarak, bu üç malzemenin birleşimiyle yapıya doğal ve yalın bir görünüm kazandırılıyor. Tasarımda insan ölçeğinin üzerine çıkmayan kütleler silsilesi, ısıtma-soğutma problemini en aza indirgiyor. Her yönden kente açılan, açık bir avlu etrafında şekillenen yerleşim planıyla proje, sinema, kütüphane, yeme-içme 32 NATURA • EYLÜL - EKİM 2013 / SEPTEMBER - OCTOBER 2013 PROJEDE ORTA AÇIKLIĞA DÖNÜK CEPHELER ŞEFFAF OLACAK ŞEKİLDE TASARLANMIŞ. THE PROPOSAL OFFERS TRANSPARENT FAÇADES ORIENTED TOWARDS THE COURTYARD . The Gazipaşa Airport and a Marina were built during this period as a part of these investments. Geographically Gazipaşa is located along the popular tourism zone stretching from Antalya and Anamur through Mersin al ong the Mediterranean coastline. The city center of Gazipaşa was established 3 km inland from the sea in geography typical of the Aegean and Mediterranean coast of Turkey where hills and plateaus rise quickly to cooler high groud overlooking the sea. During the recent latter part of the construction boom in Turkey of the last thirty years the issue of public space has become increasingly important for young architects’ working in the area of urban development and architectural design especially in the context of rapid commercial developments seen in sectors such as tourism. The Gazipaşa architectural design competition announced by a consortium of local authorities and commercial entities thus became an opportunity to gauge the social element of public space and architecture in the tourism geography of a developing country such as Turkey. Added to this public element is also the strong presence of the historical past. In contemporary architecture in the Mediterranean the cradle of civilization there is the important issue of working with the historical past and the traditions