MAKALE
50
SINAİ
İSTANBUL VE SANAYİ TESİSLERİ
DEPREME HAZIR MI?
Prof. Dr. Şerif BARIŞ
Kocaeli Üniversitesi
[email protected]
Deprem riski
yüksek olan
İstanbul’un
depreme hazır
olması için
sanayi tesisleri
ve çalışanların
depreme hazır
olması şarttır.
İstanbul’un depreme hazır olup olmadı-
ğının cevabını verebilmek için öncelikle
İstanbul’un güncel deprem tehlikesi ve
riskinin açıklanması gerekir. Bu konuyu
irdelemeden önce depreme hazır olmak
kavramından ne anlaşıldığının ortaya
konulması gerekir. Afet yönetim döngüsü
olarak adlandırılan tanımda bir afetten
sonra yapılan ilk çalışmalar müdahale,
ondan sonra bölgede yapılan afet etkile-
rinin yıllar içerisinde ortadan kaldırılarak
hayatın normale dönmesi için sürdürülen
çabalar ise iyileştirme çalışmaları olarak
adlandırılır. Bu süreç kriz yönetimine
karşılık gelmekte olup ülkenin ekonomik
ve kültürel durumuna göre ülkeden ülkeye
farklılık gösterebilir. kriz yönetimini izleyen
sürecin genel adı ise risk yönetimi olup bu
dönemde özellikle bir sonraki deprem/afet
için zarar azaltma faaliyetleri ile hazırlık
çalışmaları yapılmalıdır.
Bu hazırılık sürecinin tam ve doğru yapı-
labilmesi için depremin olacağı bölgede
zarar azaltma çalışmalarının tamamlanma-
sı, yaygınlaştırılması ve hazırlık çalışmaları-
nın da zarar azaltma çalışmalarının devamı
olarak tolumun tüm kesimleri tarafın-
dan gerçekleştirilmesi gerekir. Hazırlık
çalışmaları geçmiş afet deneyimlerinden
faydalanılarak gelecekte olabilecek en
kötü afet öncesinde afetin etkilerini en
aza indirgemeye dönük tüm çalışmalar
ve hazırlıkları kapsar. Doğal olarak zarar
azaltma faaliyetlerinin tamamlanmış olma-
sı gerekir. Başlıktaki sorunun cevabını bu
makale sonunda çok kesin bir şekilde öğ-
renmiş olacaksınız. Ama henüz bu cevabı
vermeden önce ne tür zarar azaltma çalış-
maları öngörülmüş ve bunların ne kada-
rının İstanbul’da yapılmış bunun cevabını
araştırarak daha sonra hazırlık çalışmaları-
nı irdeleyerek cevabımızı netleştirelim. Bir
afet öncesi olası bir durum için öncelikli
yapılması gereken çalışmalar tehlike ve
risklerin belirlenmesi, fiziksel ve yapısal
zarar azaltma çalışmalarının yapılması,
bilinçlendirme ve eğitim çalışmalarının
gerçekleştirilmesi, kısa-orta ve uzun vadeli
zarar azaltma çalışmalarının yapılması, risk
altındaki kritik tesis ve altyapının güçlen-
dirilmesinin yapılması, tarihi yapı, çevre
ve kültürel mirasın korunması için çeşitli
faaliyetlerin gerçekleştirilmesi, mevzuatın
gözden geçirilerek yeniden düzenlenme-
sinin yapılması gereken çalışmalarından
başlıcalarıdır.
Yapılan bazı çalışmaların tam olarak
yapıldığının ve yapılanların kamuoyuna
ne kadar aktarıldığının ve afetzede olacak
insanların bu yapılanlar hakkında ne kadar
bilgisinin olduğu ve kişisel hazırlıkların
ve çalışmaların bu yapılanlar hakkında ne
kadar katkısının olduğu büyük bir soru
işareti olarak halı hazırda yer almaktadır.
Zarar azaltma çalışmalarının tüm evresine
bireylerin, kuruluşların ve toplumun her
kesiminin katılımı gerekmeketdir. (Güler,
H. H., 2013). Yine Güler’e göre alınan
önlemlerin kalıcı olarak hayata geçirilme-
si, kurumsallaşma ve bir afet kültürünün
oluşturulması konusunda çaba gösteril-
mesi bu evrede yapılması gerekmektedir.
Bu çalışmaların başlıcaları olan yasal mev-
zuatın geliştirilmesi AFAD Başkanlığı’nca
yapılmış ve bu kapsamda Türkiye’nin
Yenilenmiş Diri Fay haritaları güncellenmiş
(MTA, 2018), ülkemizin Deprem Tehlike
haritaları bu diri fay haritası temel alınarak
yenilenerek yayınlanmış (AFAD, 2018) ve
2018 yılı başında Türkiye Deprem Bina
yönetmeliği (AFAD, 2018) güncellenerek
2019 Ocak ayında yürürlüğe girmek üzere
yasalaştırılmıştır. Benzer şekilde Ulusal
Deprem Strateji ve Eylem Planı, Afet
Müdahale Planı gibi birçok plan AFAD
tarafından hazırlanmıştır.
Yine benzer şekilde 6331 sayılı yasa kap-
samında T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel
Müdürlüğü işyerlerinde acil durumlarda
alınması gereken önlemler için gerekli
yasal düzenlemeyi yaparak acil durum ve
afet anında can ve mal kaybını önleyecek