My first Magazine sinai_13.sayı baskı | Page 21

21 rika/işletmeye haftada üç gün uygulamalı mesleki eğitim görmek üzere sözleşme yaparak yerleştirilmektedir. Bu uygulama- ya “işletmede beceri eğitimi” adı verilirken Anadolu Teknik programında ise işletmeye eylül-haziran ayları arasında gitmeyerek yazın 40 iş günü yapacağı uygulama “staj” adıyla yapılmaktadır. Sonuç olarak her ikisinde de amaç; öğretim programlarıyla kazandırılması öngörülen mesleki bilgi, beceri, tutum ve davranışlarını geliştirmelerini, sektörü tanımalarını, iş hayatına uyumlarını, gerçek üretim ve hizmet ortamında yetişmelerini sağlamaktır. Bunu yaparken işletmede öğ- renciden sorumlu usta öğretici ve uzman eğitmen görevlendirilir. Öğrenci işletme- deki çalışmalarını staj defteri ve iş dosyası hazırlayarak belgelendirir. Dönem sonunda işletme yetkilisince değerlendirme notu alan öğrenci, okulda kurulan komisyon tarafından değerlendirmeye beceri sınavı- na alınarak işyerindeki uygulamalı meslek eğitiminin amaçlarına ulaşıp ulaşmadığı belirlenir. Okulun bitiminde öğrencinin mesleğin- de bir iş bulması ve yerleşmesi beklenir. Bunun sağlanabilmesi için mezun olmadan önce staj ve işletmede beceri eğitimi sırasında istihdam bağının kurulması en doğal olanıdır. Öğrencilerin işletmeye gönderilmeden önce gerekli ve yeterli mesleki bilgi-beceri yeterlilik seviyesine getirilmesi, iş sağlığı ve güvenliği eğitimi alması, iş hayatı hakkında bilgilendiril- mesi, işletme-öğrenci eşleştirilmesinde karşılıklı tanıma ve anlaşmanın sağlanması halinde staj sırasında okul-sanayi iş birliği yürütülerek uyumlu-verimli bir işbaşı eğitim süreci yaşanacağı düşünülmelidir. Tüm bunların sağlıklı yapılabilmesi için MEB tarafından gerekli yasal düzenlemeler mevcut olmasına rağmen mezunların çok az bir kısmının mesleğinde çalışma imkânı bulması, hele de staj yaptığı yerde çalışma oranının düşük kalması bu çalışmaların ba- şarılı uygulanamadığı bir şeylerin yolunda gitmediğini düşündürmektedir. İşbaşında uygulamalı mesleki eğitim, sistemin en kritik sürecidir. İşletmede hızlı bir işyeri tanıtımı ve uyum eğitimi, belli aralıklarla farklı birimlerde çalışma imkânı, yetkili ehil meslek insanlarının öğrencilerin SINAİ MAKALE eğitimiyle yakından ilgilenmesi, atölye ve meslek dersi öğretmenlerinin etkili koordi- natörlük yaparak staj süresinin hedeflerine uygun verimli geçirilmesi esastır. beyaz ne kadar mavi yakalı insan kayna- ğına ihtiyacı olduğu gözönüne alınarak en kısa yoldan meslek edinmek ve işhayatına atılmak gerekiyor. Meslek liselerinde geçirilen dört yıllık eği- tim süresince sadece 40 iş günü staj ve 12. sınıfta haftada 3 gün işletmede beceri eği- timinin işyeri açma belgesi ve teknisyenlik unvanı verilen nitelikli bir meslek adamı yetişmesine yetmeyeceği aşikârdır. Okulun atölye ve laboratuvarlarındaki başarılı çalışmalar gözardı edilmeden donanımın standartlara göre yeterliliği ve sektördeki üretimi karşılama oranları değerlendirilmeli ve yetersiz olduğu anlaşılarak staj süresi artırılmalı ve işletmede beceri eğitim en azından 11. sınıftan başlatılmalıdır. (1) Osman Nuri Gülay, MEB, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü, Ankara, 2018 Sporcu ve sanatçıların başarılı olmasının arkasında ilgi, yetenek ve becerileri yanın- da mesleğinin hangi aşamasında olursa olsun hiç durmadan ara vermeden sürekli pratik ve tekrar yapmak yatmaktadır. Hatta birkaç günlük antrenman eksikliğinin spor- cuyu oldukça gerilerde bıraktığı bu açığı kapatmak için daha yoğun bir tempoyla hazırlanması gerektiği belirtilmektedir. Meslek lisesi öğrencilerinin liselere giriş sınavındaki performansı ve son yıl kurslarla hazırlanılsa bile üniversite sınavlarındaki başarıları birlikte düşünüldüğünde amacın lise diploması almak değil bir meslekte ustalaşarak, iş bularak çalışmak, üretken birey olarak topluma hizmet ederken kendi ve ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak olduğu unutulmamalıdır. Sanayi 4.0, dijital dönü- şüm, STEM, kodlama, tasarım, inovasyon kelimeleriyle süslenmiş cümleleri lütfen artık daha dikkatli kullanalım. Bu ülkede öğrencilerini ilk başarı dilimlerinden kayıt alan fen liseleri, meslek yüksekokulları ve fakülteler bulunmaktadır. Herkesin her şeyi bilmesi yapması doğru ve mümkün olma- dığını lütfen artık kabullenelim. Mesleki eğitimi nitelikli mezunlar verecek hale getirmenin yolunun sürekli genel bilgi ve kültür derslerinin sayısını ve süresini artırmak olmadığını artık görmeliyiz. Bize çok bilen değil mesleğini iyi yapabilen mezunlar gerekiyor. Bu konuda başta MEB olmak üzere özellikle sektöre, bir de ailelere büyük görev düşmektedir. KOBİ altyapısına sahip iş hayatımızın ne kadar (2) http://viransehirmesem.meb. k12.tr/icerikler/neden-mesleki-egi- tim_5275797.html, 07/07/2018 (3) Onuncu Kalkınma Planı, Mesleki Eği- timin Yeniden Yapılandırılması Çalışma Grubu Raporu, s.54, Ankara, 2014