KPMG Turkey Publications | Page 15

Abdulkadir Kahraman’la Sorumlu Vergicilik Üzerine Söyleşi Sorumlu vergicilik kavramını nasıl tanımlıyorsunuz? Bu kavram hangi ihtiyaçtan doğdu? Vergi kavramı, kadim çağlardan beri yönetim şekli ne olursa olsun gerek devletler, gerek ticari faaliyette bulunanlar, gerekse toplumun geneli için önemini hiç bir zaman kaybetmedi. Verginin önemi hem kamu maliyesi için en sağlam gelir kaynağı olmasından hem de toplumda belli kesimlere mali kaynak aktararak adaleti sağlama işlevi görmesinden kaynaklanmaktadır. Sorumlu vergicilik kavramı, özellikle gelişmiş ülkelerde 2009 ekonomik krizinden sonra artan bir şekilde gündeme gelmeye başlayan “kimlerin vergi kaçırdığı, kimlerin vergiden kaçındığı ve kimlerin vergisini gereğince ödediği” tartışmalarının bir sonucu olarak ön plana çıkmaya başladı. Özellikle global finansal kriz sonrasında artan bütçe açıkları, uluslararası ticaret yaygınlaşması, dijital ekonominin çok uluslu işletmelere farklı yapılar geliştirme imkânı sunması ve kurumsal sosyal sorumluluk anlayışının yaygınlaşması sonucunda vergi adaleti kavramı daha çok sorgulanan bir konu hâline geline geldi. Vergi danışmanlarına toplumun ortak yararını göz önünde bulundurarak bu tartışmalara yön vermek konusunda önemli bir görev düşüyor. KPMG İngiltere bu amaçla 2014 yılı ortalarında Common Vision (Ortak Vizyon) adlı İngiltere merkezli düşünce kuruluşu bünyesinde bir çalışma grubu kurarak toplumun ortak yararına hizmet eden sorumlu bir vergi davranışının nasıl olması gerektiğine yönelik çalışmalara liderlik etmeye başladı. Bu çalışmalar, değişen dünya şartlarında verginin ne ifade ettiğini yeniden keşfetmeyi ve sorumlu verginin amacını ortaya koymayı amaçlıyor. KPMG Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi Başkanı ve KPMG İngiltere Vergi Bölüm Başkanı Jane McCormick sorumlu vergicilik felsefesini şu şekilde açıklıyor: