KAPALI KAPILAR ARDINDAN Jul. 2014 | Page 18

Önderlik sorununu nasıl tanımlıyoruz? Bugün partimizde yaşanan sorunların başında önderlik sorununun geldiğini söylüyoruz. Ancak önderlik sorununu, kabaca partiyi kimin ya da kimlerin yöneteceği şeklinde anlamamak gerekiyor. Önderlik sorunu tanımı, esasen bir yandan partinin iç yaşantısının politikleşmesini, önderlik mekanizmasının kolektifleşmesini, öte yandan tüm parti üyelerinin bulundukları alanda toplumsal dinamiklere önderlik yeteneği geliştirmesini ifade etmektedir. Bu açıdan, önderlik sorunumuz, biri partimizin işleyişine diğeri de partimizin toplumsal dinamiklerle ilişkilenmesine uzanan çift yönlü bir boyut taşımaktadır. Partimiz bu sorunu bugün görmüş ya da tanımlamış değildir. En net biçimiyle 2007 yılından bu yana önderlik sorunu partimizce tespit edilmiş, kongre ve konferans me- 16 tinlerinde yer bulmuş ve bu yönde atılan adımlar partimizde olumlu karşılıklar bulmuştur. Sorunun bugün yakıcı hale gelmesinin nedeni, önderlik sorununun çözümüne yönelik adımların hayata geçirilmesinin çeşitli gerekçelerle engellenmesi, nihayet son yıllarda bu çabanın tümüyle terk edilerek kolektif işleyişimizin neredeyse yok olma noktasına gelmesidir. Bu durumun sorumluluğu sürecin tüm bileşenlerine aittir elbette, ancak gelinen noktada sorunun çözümüne yönelik her türlü tartışma da engellenmeye çalışılmaktadır. Bu anlamda, partimizin müktesebatında ve hedefleri arasında yer alan önderlik mekanizmalarının kolektifleştirilmesi ve tüm parti üyelerinin toplumsal önderler haline dönüşmesi süreci bir ihtiyaç olmaya devam etmektedir. Dolayısıyla, i