içel sanat kulübü haziran-temmuz 2013 | Page 17

bulunduruldu?unda öyküyü kendi bak?? aç?s?yla ?öyle de?erlendirmektedir: “Yaz? türünde en zor olan öyküdür. K?sa olmas? menzile yal?n varmas? gerek. Çekof öykünün ba??nda duvarda bir tüfek as?l? oldugu belirtilirse tüfek ya öykünün ba??nda ya ortas?nda ya sonunda patlar. Kelimeler satranç ta??d?r. Öyküyü yazar?n istedi?i yere götürür. Teferruat de?ildir.” (2013) ?lyas Halil’in öyküleri konu aç?s?ndan bak?ld???nda iki dönemde ele al?nabilir: Birinci dönem öyküleri hiciv ve toplumsal konular a??rl?kl? iken; ikinci dönem öyküleri a?k, sevgi, özlem gibi çe?itli konularda yaz?lm??t?r. Yazar bu konuya ?u sözleriyle aç?kl?k getirmektedir: “Bu iki dönem öykülerinin yazarlar? ayn? adam de?ildir. Bu iki yazar farkl? ki?iliklerdir. Sabahtan ak?ama kadar bankada çal???p say?larla u?ra?an bir insan?n, bu ya?am tarz?n? geride b?rakm?? bir insanla ayn? ki?ili?e sahip oldu?unu söylemek yanl?? olur.” (2013) Yazar?n, ki?inin ya?am tarz?n?n, dü?ünce sistemati?ini belirledi?i ve de?i?tirdi?i konusundaki tezi, iki farkl? dönem özelli?i ta??yan öyküleri taraf?ndan da kan?tlanabilmektedir. Bu iki dönem keskin bir ayr?mla ayr?lamasa da belirgin farkl?l?klar göstermektedir. Ancak, iki dönemde de bir di?erinin özelliklerini ta??yan ö?elere rastlanabilmektedir. Örne?in; yazar?n “Gâvur A?evi (2007)” adl? öyküsü ikinci dönemde yaz?lm?? olmas?na ra?men, hiciv öykülerine örnek olarak gösterilebilmektedir. Toplumlar?n ya?am tarzlar?, onlar?n söz varl?klar?ndaki özgünlü?ün yarat?c?s?d?r. Örne?in tar?mla u?ra?an bir toplumda tar?mla ilgili sözcükler, bal?kç?l?kla geçinen bir toplumda ise bal?k adlar? zenginlik arz edecektir. Çocukluk ve gençlik y?llar? Mersin’de geçen ?lyas Halil, öykülerinde de s?kl?kla “portakal”, “deniz mavisi”, “di? perisi” gibi sözcüklere yer vermektedir. Yazar, söz varl???n? yeti?ti?i kültürün etkisiyle olu?turmu?tur. Halil, öykülerinde s?kl?kla yurtd???nda ya?ayan Türk vatanda?lar?n?n, Türkiye’de ya?ayan H?ristiyanlar?n ba?lar?ndan geçen olaylara yer vermektedir. Bu çok kültürlülük ve kültür çat??mas?na paralel olarak, gurbet ve d??lanma konular? i?lenmektedir. Adorno, «Sanat yap?tlar?n?n büyüklü?ünün ölçüsü, ideolojinin saklad??? ?eyi dillendirmesidir.» derken, amaç edinmekten ba??ms?z olarak bu durumu yanl?? bilincin ötesine geçmek olarak adland?rmaktad?r. ?lyas Halil, bir Mersinli olarak Türkiye’deki H?ristiyanlar?n yak?n tarihte ya?ad?klar? s?k?nt?lar? öykülerinin ideolojinin arkas?nda saklanmas?na izin vermeden i?lemektedir. Yazar?n bu yakla??m? öykülerinin edebi de?erini artt?rmaktad?r. ?lyas Halil, ?çel Sanat Kulübü Öykü Ödülü’yle onurland?r?lm?? bir yazar?m?zd?r. Ayn? zamanda çok say?da ?iir kitab? bulunmaktad?r. Yay?nevlerinin çe?itli reklam stratejileriyle desteklenmemi? de olsa, Mersin’in ve ülkemizin yeti?tirdi?i önemli yazarlardan biridir. Öyküleri, Çukurova’y?, Mersin’in portakal ve limon çiçe?i kokusunu, sokak aras? a?klar?, gündelik insan ya?am?n?, ötekile?tirmeyi ve daha birçok ?eyi okuyucusuna ta??maktad?r. 1 Al?nt?lar ?lyas Halil ile yap?lan 2 May?s 2013 tarihli görü?meden al?nm??t?r. ?ÇEL SANAT KULÜBÜ BÜLTEN? / HAZ?RAN - TEMMUZ 2013 17