INmagazine Sayı: 2 (Nisan - Mayıs - Haziran) | Page 10

E T İ K A Ç MA Z GEMI TASARLANIRKEN VE PAZARLANIRKEN SÖYLENILEN “EN KALITELI” IDDIASINDAN EN UFAK BIR ÖDÜN VERILMEMIŞTI. FAKAT ZAMANININ MEVZUATININ GEREKTIRDIĞINDEN FAZLA CAN KURTARMA FILIKASI DA SATIN ALINMAMIŞTI. 8 Titanic’in tam kapasitesi 3547 kişi olmasına rağmen gemideki filikaların toplam kapasitesi 1178 kişiydi. Ölümlerin çoğunluğu -2 °C derecedeki su sıcaklığına bağlı hipotermi yüzünden 15 dakikadan daha az sürede gerçekleşmişti. Aslında Titanic’in filika sayısı yasal olarak yeterliydi. İlgili yönetmelik 10.000 ton üzerindeki gemilerin en az 155.724 m3 genişliğinde 16 filika taşımasını zorunlu kılıyordu. Titanic’te ise 16 ahşap filika ve buna ek olarak 4 adet katlanabilir filika bulunuyordu. Böylelikle gemi yönetmelikte belirtilen filika sayısından gerçekten de daha fazlasını taşıyordu. Yalnız bir sorun vardı: Söz konusu kurallar, zamanının en büyük gemileri Campania ve Lucania sadece 13.000 ton olduğu 1894 yılında konulmuştu ve yönetmelik o zamandan beri de değişmemişti. Titanic ise 52.310 ton ve 3547 kişilik kapasitesiyle mevzuatın öngördüğünün çok daha ilerisinde kalıyordu. Uzun zamandır büyük bir deniz kazası yaşanmamış olması, kurtarma operasyonunun konseptini değiştirmişti. Cankurtarma sandalları ise bütün yolcuları kurtarmak için değil, yakında olan gemilere yolcuları taşımak için kullanılıyordu sadece. Titanic’in batmaz bir gemi ilan edilmesi, kurtarma operasyonlarına dikkatin yoğunlaştırılmasını büyük ölçüde engelliyordu. Ne de olsa böyle bir geminin batması, neredeyse ihtimal dışıydı… En son olarak da Titanic gibi büyük ve kalabalık bir geminin hızlıca batması, bu tür bir kurtarma operasyonunu tamamen başarısız kılmıştı. MATAFORALAR İYI DE, YA FILIKALAR? Etik ve Uyum Yönetimi, müşterilere karşı sorumluluğu da ortaya koyan öncellikle bir risk yönetimi işlemidir. Sadece yasalara uygun iş yapmak yerine, yasalara ve etik değerlere uygun iş yapmak olarak görülebilir. Kısacası “Yasal Zorunluluklar”dan bir adım sonrasıdır. Sadece mevzuata uyum ile sınırlı kalmayan iş etiği açısından bakarsak, etik ve uyum yönetimi proaktif bir çaba olarak görülmeli ve kuralların ötesinin de risk yönetimi açısından önemli olduğunu fark edilmelidir. İşin ilginç yanı, çok daha ucuz mataforalar (can kurtarma filikalarının asıldığı ve filikaları indirip kaldırmaya yarayan vinç sistemleri) almak varken White Star yönetimi en iyi ve en pahalı olanları almıştı. Gemi tasarlanırken ve pazarlanırken söylenilen “en kaliteli” iddiasından en ufak bir ödün verilmemişti. Fakat zamanının mevzuatının gerektirdiğinden fazla can kurtarma filikası da satın alınmamıştı. Eğer White Star’ın yöneticileri “Mataforalar dahil birçok kaleme çok büyük paralar harcadık, o zaman gemideki herkese yetecek kadar can kurtarma filikası da almamız gerekir. Sabit fiyatlı, bir kerelik alımlı ve düşük bakım maliyetine sahip bu tür bir masraf yapmamızın büyük faydaları olacaktır. Hiçbir