INmagazine Sayı 13 | Page 7

Etik ve uyum dünyasında bu kavramı açıklamak için en sık kullanılan özdeyişlerden biri yine İngiliz yazar C.S.Lewis’e aittir; “Integrity is doing the right thing, even when no one is watching.” yani “Dürüstlük, kimse bakma- dığında bile doğru olanı yap- maktır!” Global şirketlerin uzun zamandır üzerinde çalıştığı “etkin etik ve uyum programı yaratma” kavra- mının kalbinde yer alan “insan davranışı” ve “etik davranışı şir- ket kültürü haline getirmek” ko- nularında çalışan profesyoneller C.S.Lewis’in bu özlü sözünü şir- ket içi etik iletişimlerinin ve etik sunumlarının çarpıcı bir mottosu olarak kullanmaktadır. Peki gerçekten durum böyle mi? Yani insan doğasında kimse bakmadığında bile doğru olanı yapma durumu mümkün mü? Yoksa bu davranışı beklemek bir ütopya mı? Bu konudaki araştır- malara bakmak gerekirse: GÖZLEMCI ETKISI (OBSERVER EFFECT): Genel olarak “observer effect” olarak bilinen ve gözlem altın- daki insanların gözlem altında olmaları sebebiyle davranışların- da farklılık göstermelerini konu alan fenomen, çeşitli psikolojik deneylerle ortaya çıkmıştır. Göz- lenme etkisinin temelleri, 1920 ve 1930’lu yıllarda, Western Electric’s isimli, ABD’nin Şikago eyaletinin Hawthorne bölgesinde bulunan bir elektrik fabrikasında yapılan deneylerde atılmıştır. Bu nedenle fenomenin bir diğer adı Hawthorne etkisidir. Deney sırasında elektrik fabrikasında çalışan işçilerin (ışıklandırma, mola saatleri, çalışma saatleri gibi) şartları değiştirilmiş ve bu değişikliklerin verimliliklerini na- sıl etkilediği ölçülmüştür. Deney- de yapılan değişikliklerin işçilerin verimliliğini büyük ölçüde arttırdı- ğı gözlenmiştir. Deneyin ilerleyen aşamalarında çalışma şartları tekrar değiştirilmiş; hatta eski ha- line döndürülmüştür. Şaşırtıcı bir şekilde şartların eskiye dönme- si, ışıklandırmanın kötüleşmesi, molanın tamamen yasaklanması ve hatta çalışma saatlerinin uza- tılması bile verimliliğin artmasını engelleyememiştir. Deneyi yü- rüten araştırma görevlileri, ve- rimliliğin artmasının sebebinin değişen şartlar değil, çalışanla- rın gözlem altında olmalarından kaynaklandığını anlamıştır. Göz- lendiklerinin farkında olan işçiler, davranışlarını gerek araştırma görevlileri, gerekse de kendi iş- verenlerinin beklentilerini kar- şılayacak şekilde değiştirmiştir. Şartların kötüleşmesine rağmen, gözlem devam ederken verimlili- ğin düşmemesi buna işarettir. Ni- tekim deneyler sonuçlanıp göz- lem bitince fabrikada verimlilik yeniden düşmüştür. 1 Benzer araştırmalar ilerleyen yıllarda birbirini takip etmiş ve Hawthorne etkisi her seferinde onaylanmıştır. Örneğin 1976 yılı- nın Ekim ayında, cadılar bayra- mı gecesi 363 çocuğun yer al- dığı deney, bu etkinin en temel deneysel kaynaklarından biridir. Bu deneyde çocuklara ev ziya- retleri sırasında fazla şeker al- malarının yasak olduğu söylen- miş ve bulundukları ortama gizli kameralar yerleştirilip bu söze kulak verip vermeyecekleri tes- pit edilmeye çalışılmıştır. Göz- lendiklerinin farkında olmayan çocukların pek çoğu tek şeker kuralını çiğnese de, kendi yan- sımalarını karşılarındaki ayna- da gören çocukların çoğu fazla şeker almaktan vazgeçmiştir. 5