INmagazine Sayı: 1 (Ocak - Şubat - Mart) | Page 31

sal refahın ve yok ettiğimiz doğayı yeniden onarmanın anahtarı olarak tanımlanan rüşvet ve yolsuzlukla mücadele B-20’de tartışılırken arka planda; Gezi’nin gaza boğulması, Çarşı’nın bir terör örgütü olarak yargılanması, Soma’da yaşamını yitiren 301 madenci ile birlikte Ermenek’te yeraltı sularına terk edilen 18 madenci, Yırcalı’da acımasızca katledilen 6 bin zeytin ağacı sorgulanmayacak mı? Kamu ihale kanununun 164 kez (şimdilik!) değişmiş olması, ifade özgürlüğünün simgesi olan internet ortamını kişiler bazında kontrol altına alma girişimleri, bu toplantıya ülkemizi temsilen katılacak olanların karşısına soru olarak çıkmayacak mı? Biraz geriye gidecek olursak; 1999 yılında Seattle’da birbirini tanımayan, daha önce bir araya hiç gelmemiş onbinlerce insan sokaklara döküldü… Çünkü on yıllardır Dünya Ticaret Örgütü, az gelişmiş ülkeler karşısındaki adaletsiz ve hakkaniyetsiz uygulamalarını Seattle’da görüşüyorlardı. Bugün her bir dakikada bir çocuk/bebek ölümüne tanık oluyorsak; iki milyara yakın insanın içilebilir nitelikte suya erişimi yoksa, yoksulluk nedeniyle onbinler evini, yurdunu ailesini terk edip göç etmek zorunda kalıyorlarsa, 1999 yılında Seattle’da sokaklara dökülen her yaştan ve milliyetten insanın neler söylediklerine göz atmak gerek. Ve sonraki yıllarda; G-8 toplantıları, IMF toplantıları ya da adı ne olursa olsun dünya liderlerinin toplantılarında sokaklar bu nedenle karıştı. Çünkü liderler, adalet ve hakkaniyet arayışlarına cevap verebilecek bir gündemi hep sümen altı ettiler. 2008 Küresel Finans Krizi ile sokakların ne denli haklı olduğu ortaya çıktı. Ama hâlâ bir şey değişmedi! Tek gündem “ne pahasına olursa olsun büyümek” olarak kaldı! Aslında, hepimiz yeni bir yüzyılın ilk çeyreğine yaklaşırken, adaletsiz kalkınmanın ve büyümenin baş sorumlusu olarak görüyoruz rüşvet, yolsuzluk ve sahtekarlık süreçlerini. Ve işte bu Türkiye’nin çağdaş dünyaya ait olduğunu belgeleyebilecek ve hakkındaki tüm önyargıları yıkabilecek en önemli fırsat. Bugün ile B-20 toplantısı arasındaki zaman dilimi içinde, hukuk düzeni içinde atılacak somut adımlar ve bunların takip edildiği süreçler ile tüm zamanların “en iyi uygulamalarını” örnek olarak ortaya koyabileceği bir şans… Sanki gümüş bir tepsi 1999 YILINDA SEATTLE’DA BIRBIRINI TANIMAYAN, DAHA ÖNCE BIR ARAYA HIÇ GELMEMIŞ ONBINLERCE INSAN SOKAKLARA DÖKÜLDÜ. MESAJLAR NETTI: “SISTEM PARÇALANDI, DOLAYISIYLA BIZ DE.” 29 içinde sunulmuş B-20 toplantısının ev sahipliğini taçlandıracak, arayıp da bulamadığımız bir gündem! Gerçekleri saklamadan… Olan biteni halının altına süpürmeden… Evrensel hukukun temel dayanaklarını süreç haritası ile zenginleştirerek… Rüşvet ve yolsuzlukla mücadelenin ekonomik, sosyal ve çevresel büyümenin temel göstergesi haline dönüştürmenin ana performans göstergesi olarak katılımcıların önüne konulabilmesinin arkasında kim durmaz ki? Bir bayram temizliği havasında, tüm kurumların rüşvet ve yolsuzluk karşısında “dik duruşları” bile sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın önünü görmesini sağlayabilecek iyi bir başlangıç noktasıdır. 4 (1) Driving for impact takes precedence over breadth of discussion http://media.rspp.ru/document/1/7/3/73 e19382a7646169ad42f6aa4ad61ddb.pdf- slide 13 (2) Etik, Ahlak ve Adalet kavramlarını inceleyen filozoflar https://prezi.com/zaooznsgic6g/etik-ahlak-adaletkavramlarn-inceleyen-filozoflar/