86
SİNEMATELEVİZYONDERGİSİ AĞUSTOS2014
ZEYNEPERKAN
KOSTÜMÜN TREND YARATMA
GÜCÜ KULLANILMALI
Bir dizi ya da filmin ürün satışına destek olmaktan ötesine
geçip trend yaratabilmesi için, belki ironik gelecek, ama
pazarlamayı değil; karakteri, senaryoyu ve sahneyi ön
plana koyması gerek. Bir başka deyişle, kostüm sorumlusu
ya da stil danışmanı sırf ilgi çekmek için sahneye tasarımı
farklı, duruma aykırı kostüm yığmak yerine, sahnedeki
her unsurla bütünleşerek ikonlaşacak bir görsel ortaya
çıkarma derdinde olmalı. Tasarımı farklı, markayı tanıtma
amacı dışında bir hedef gütmeyen kostümler ses getirir,
dizinin konuşulmasını ve belki bir süre oyuncunun adıyla
anılan kıyafet ve aksesuarlar satılmasını sağlar. Bu doğru
ya da yeterli değildir, denilemez, bu da oldukça zor bir iştir
ve başarılı uygulamalarına şahit oluyoruz. Fakat etkisi kısa
vadelidir. Trendler ise uzun vadeli etki bırakırlar ki, bu hem
dizi hem de marka açısından esas faydayı getirecek olandır.
KÜÇÜK SİYAH ELBİSE 467. 200
POUND
Karakterden yola çıkılarak düşünülen, daha sonra da yer
alacağı sahnede fark edilecek ve fark yaratacak kostümlere bir kaç örnek vermek gerekirse; Breakfast at Tiffany’s
filminde Audrey Hepburn’un canlandırdığı Holly Golightly
karakterinin siyah elbisesi ilk akla gelenler arasındadır. Üstelik bu filmin kostümleri pazarlama aracı olarak kullanmak
gibi bir derdi bile yoktu. Fakat 3 farklı açıdan tartışılmaz
etkileri olmuştur. İlki küçük siyah elbise trendini yaratmış
olması. Öyle ki, 3000 kişilik bir araştırmada katılımcıların
%75’i filmdeki siyah elbiseyi tüm zamanların en etkileyici
parçası kabul etmiştir. 1961’de başlayan trend günümüze
kadar uzanıyor ve artık klasikler arasında yer alıyor. İkinci
etki, aynı Sex and the City’deki Carrie Bradshaw gibi Audrey Hepburn’u bir stil ikonuna dönüştürmüş olması. Bugün
klasik tarza sahip herhangi bir kadına; “stil ikonunuz kim?”
diye sorsanız, cevabın Audrey Hepburn olacağına iddiaya
girebilirsiniz. Üçüncü ve son etki; tahmin edileceği gibi satışla ilgili. O günden bu yana yarattığı “küçük siyah elbise”
trendi sayesinde dünyanın dört bir yanında kim bilir kaç
elbisenin satılmasını sağlayan, Fransız tasarımcı Hubert de
Givenchy’nin tasarımı olan orijinal elbise, 2006’da Londra’da bir açık artırmada ulaşması beklenen 70.000 Pound’u
aşarak 467.200 Pound’a satıldı.