ERMENISTAN REHBERI E-KITAP ERMENİSTAN REHBERİ | Page 131

İkincisi ise Khor Virap Manastırı’ndan dönerken yeni biçilmiş yoncaların kokusunu içime çekerken “Yon- ca kokuyor” dememle şoförümüzün “Sizde de mi yonca?” diye İngilizce sormasıyla. Bakalım siz hangi ortak kelimeler denk gelecek tanıklıklarınıza… Soğuk Suyu Yeter Erivan’ın Geniş caddeleri, bulvarları, müzeleri, yeşil parklarıy- la ferah bir şehir; Erivan. Ortadaki Hükümet Mey- danı’nın etrafına bir gülün yapraklarının dizilişi gibi sıralanmış caddeler. Çoğu binanın arka tarafında geniş avlular yer alıyor. Erivan’ı ziyaret eden gezgin- lerin çoğu bu avluların ‘şehrin ruhunu, yaşanmışlı- ğını’ temsil ettiğinde birleşiyor. Şehrin en çok sevdi- ğim tarafı ise adım başı buz gibi içilebilir suları olan çeşmeler oldu. Doğrusu sadece bu çeşmeleri ve so- ğuk suları için bile ziyaret edilmesi gereken bir şe- hir. Sudan bahsetmişken; Cumhuriyet Meydanı’n- daki geniş havuzlarda geceleri canlı müzikle birlikte yapılan ışıklandırma ve gösteriler de çok etkileyici. Her akşam binlerce Erivanlı meydanda toplanarak bu gösterileri izliyor. Geghard, Khor Virap, Eçmiyadzin İnancın gücünü ve estetiğini tarihten bu yana üzerin- de taşıyan yapılar, Ermenistan’ın dört bir yanına da- ğılmış durumda. Bir uçtan diğer uca gitmek gerekiyor tüm bu yapıları görmek için. Geghard Manastırı sanki haritanın, yolun sonu gibi bir vadinin son noktasına inşa edilmiş. Hz. İsa'nın yakalanıp çarmıha gerilme- sinden sonra ilk Hristiyanlar Erivan'a yaklaşık 50 kilo- metre uzaklıktaki bu dağlık bölgeye kaçmış. Manas- tırın ilk hali o vakitler kayalar oyularak inşa edilmiş. Geghard, İsa'nın ölüp ölmediğini anlamak için vücu- duna batırılan mızrak ucuna verilen Ermenice isim, o mızraklardan birinin ucunun da bu manastırda oldu- ğu sonra Eçmiyadzin'e götürüldüğü söyleniyor. Ermenistan Rehberi 4. yüzyılda inşa edilen ve UNESCO listesindeki manastırın içi gerçekten çok etkileyici. Tama- men kayalar oyularak yapılmış, bazı bölümler neredeyse hiç aydınlatılmamış, önemli bir özel- liği de akustiği. Taş işlemelerdeki motif, kabart- ma ve desenler ile en arka bölümde halen duran ayazması da görülmeye değer. Khor Virap ardından Ararat’ın muhteşem silüeti yükseliyor. Kendisini görmek ise sisli hava se- bebiyle mümkün olmuyor. Ama sisler içindeki siluet bile ihtişamını hissettirmeye yetiyor. Derin kuyu anlamına gelen manastırın tarihi, MS 300 yıllarına dayanıyor ve Ermeniler arasında Hristi- yanlığı yayan Surp Krikor Lusavoriç’in burada 13 yıl tutsak kaldığı anlatılıyor. Burası aynı zamanda Ermeniler için hac mekanlarından. Eçmiyadzin girişindeki Ermenistan’a özgü me- zar taşlarıyla (haçkar) karşılıyor ziyaretçilerini. Özgün bir Ermeni sanatı olan bu mezar taşları ve süslemeleri kadim bir kültürün bekçileri gibi yükseliyorlar. Eçmiyadzin, Hristiyanlığı devlet dini olarak kabul eden ilk topluluk olan Ermeniler'in devlet tara- fından yapılan ilk kilisesi. Şöyle bir anlatısı var. Hz. İsa Surp Krikor'un rüyasına girmiş altın bir çekici yere vurarak oraya bir ibadethane inşa edilmesini istemiş. Bunun üzerine 301'de kilise inşa edilmiş. Eçmiyadzin 'tanrının tek oğlu yere indi' anlamına geliyor. Tüm Ermeniler Katoliko- su'nun makamı da burada ayrıca yeni kilise, ka- tedral ve anıtlarla bir kompleks haline getirilmiş. Tarihi mekanları gezerken geçtiğiniz köylere, yol kenarındaki dinlenme noktalarına uğramayı ihmal etmeyin. Kültürün ortaklığını tanıklıklarla hissedebileceğiniz molalar olacak çünkü bu zi- yaretler. 131