Ekonomik Panorama « ed
• Genç ve eğitimli nüfus,
• Enerji koridorları üzerindeki stratejik
ülke konumu,
• Altyapı-ulaşım ve sağlık alanında
önemli yatırımların gerçekleşmiş olması,
• KOBİ’lerin üretim-istihdam-ihracat
kapasitelerinin artmış olması,
• Tarıma dayalı gıda sanayinde büyük
üretici konumu,
• Mali disiplin anlayışının sürdürülmesi ve bütçe açığının-faiz yükününkamu borçlanma ihtiyacının nispeten
düşürülmüş olması,
• Merkez Bankası’nın mevcut rezervi,
• Bankaların sermaye yapılarının güçlü
olması ve bağımsız denetimi,
• Özel sektörün dış borcuna/döviz pozisyonu açığına karşılık yurt dışında dövizli varlığının bulunması,
• Turizm sektörünün mevcut kapasitesi,
• Petrol fiyatlarındaki düşüş,
• Teşvik politikasının sağladığı imkânlar.
Riskler
• Bölgemizdeki sıcak gelişmeler ve gerilimlerin Türkiye’ye yansımaları (risk
ve mali yük oluşturması),
• Enerji güvenliği riski ve dışa bağımlılık,
• Cari açık,
• Bir defalık gelirlerin oldukça azalması (özelleştirme - 2B arazileri geliri vergi barışı – sigorta primi yapılandırması ek gelirleri gibi) nedeniyle gelecek yıllarda yeni gelir ihtiyacı,
• Sosyal güvenlik sistemi açıkları ile
sosyal yardım ödemelerinin artış seyri göstermesi,
• İç tasarrufun düşüklüğü,
• Hane halkının borçluluk durumu,
• Yüksek büyüme döneminin artık geride
kalmış olması,
• Gelir dağılımının henüz yeterince iyileşmemesinden kaynaklanan sosyal sıkıntılar, nüfusun % 15’inin yoksulluk sınırının altında kalması,
• İşsizliğin artmaya devam etmesi,
• AB ülkelerindeki ekonomik yavaşlamanın ve ABD finans politikalarının
olumsuz yansımaları,
• Özel sektörün kısa vadeli dövizli borçları,
• Dolar kurundaki artış eğilimi ve kur riskinin yatırımlara ve finansal tablolara
etkisi.
Özel Sektörün Temel Beklentisi
Yatırımların temel kriterlerinin başında;
“hukukun üstünlüğü, düzgün işleyen
adalet ve yargı düzeni, kuvvetler ayrılığı
ilkesinin sağlıklı bir şekilde işlemesi,
yoksulluk ve yolsuzluğun iş yapma süreçlerine olan etkisinin minimize edilmesi,
esnek istihdam imkânı, bürokratik süreçlerin kolay ve hızlı çalışması, vergi yükü
ve işlem masraflarının düşük olması”
gibi hususlar gelmektedir.
Öneriler
1. 2012 yılından itibaren özel sektör yatırımları büyümüyor. GSYH içindeki
payı yüzde 21’den yüzde 19’a geriledi.
Yeniden sanayi ağırlıklı (AR-GE odaklı yüksek teknolojik ürünü hedefleyen)üretimi, istihdamı ve ihracatı destekleyen büyüme modeline yönelmek
gerekir. Organize sanayi bölgelerini limanlarla bağlantılı olarak yatırım teşvikleri ile desteklemeliyiz. Özel sektörün önünü görebilmesini sağlayıp, şevkini artırmalıyız.
2. Bol sermaye girişi dönemi sona eriyor,
eskisi kadar sıcak para gelmeyebilir. Aksine sermaye çıkışları hızlanabilir. Büyüme için yatırımları ve ihracatı artırmak zorundayız. Rekabetçi ve kaliteli
üretimi esas almalıyız.
3. Temel gıda maddeleri stratejik önem
kazandı. Dolayısıyla havza bazlı, ölçek
ekonomisini esas alan tarım politika-
sına yönelip, sürdürülebilir kaliteli ve verimli (bitkisel ve hayvansal) üretimle
gıda güvenliğini sağlamalıyız. ABD
Dışişleri (E) Bakanı H. Kissinger “Petrolü kontrol edersen ulusları, gıdayı
kontrol edersen insanları kontrol edersin.”
4. GAP bölgesindeki özellikle sulama yatırımlarına yeniden hız verilmeli, bölgenin tarımsal üretim ve istihdam
kapasitesi artırılmalıdır. (Örnek; İşsizlik fonu gelirlerinden her yıl 5 milyar
lira aktarılmak suretiyle 4 yılda 20 milyar liralık yatırımla tamamlanabilir.)
5. Gelir dağılımı, gerek ekonomik gerekse
sosyal politikalarla iyileştirilmeli, halkın yaşam kalitesi artırılmalıdır. Özellikle nüfusun milli gelirden en düşük
pay alan 1. ve 2. yüzde 20’lik dilimleri içinde kalan yoksul kesimlerin, milli gelirden daha fazla pay almasını
sağlayacak gelirin yeniden dağılımına
yönelik politikalar uygulanmalıdır.
6. Vergi gelirlerinin verimliliğini artırmaya
yönelik vergi sisteminde bazı düzenlemeler yapılarak, kayıt dışılık azaltılabilir, ek gelir sağlanabilir. Buna mukabil, yatırım döneminde hızlandırılmış amortisman yöntemiyle işletmelerin sermayeleri ve kaynak kullanımı
güçlendirilebilir, reel kazancın vergilendirilmesi hedeflenmelidir. Öncelikle, gelir vergisi kanunu ve vergi usul
kanunu yeniden düzenlenmelidir.
7. Kamuda fiziki genişleme ve personel
artışı mali disiplini zorlaştırabilir. Son
yıllarda kamu binaları ile teçhizatındaki
ve memur kadrolarındaki artış ilave yük
getiriyor. Bilakis, bilişim teknolojisi
geliştikçe bu alanlarda savurganlığı
önleyip, tasarruf etmek mümkündür.
8. Kamu Ekonomisi Yönetimi içinde yer
alan; Hazine Müsteşarlığı, Kalkınma
Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ekonomi
Bakanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı fonksiyonel bütünlük ve etkinlik açısından yeniden yapılandırılabilir.
| ekonomik denge | 65