lite kontrol ve dağıtım işlemlerinin hepsini kusursuz biçimde gerçekleştirmek durumundaydık.
Ancak 1 yıl gibi kısa bir sürede bunu
da başardık ve sistemimizi tam anlamı ile
oturttuk. Şu an Ankara’da kendimize ait 7
marka ve 5 ayrı noktaya ürün dağıtımı yapıyoruz.
Burada isteğe göre reçetelendirip markalara özel üretim yapıyoruz.
EKO PRESTİJ: Şu anda ürün yelpazeniz içerisinde hangi ürünler mevcut?
GÜRBÜZ BEKİŞ: Şu an 60-70 çeşit
arası meze üretmekteyiz. Mezeleri de kendi
içerisinde kategorize edecek olursak et mezeleri, balık mezeleri, sakatat mezeleri, yoğurtlu mezeler, sebze ve zeytinyağlı mezelerin ürün yelpazemiz içerisinde olduğunu
görmekteyiz.
Bunun yanı sıra Türkiye’nin pek çok il
ve ilçesinden toplanan organik ürünlerimiz
bulunmakta.
Zeytin ve zeytinyağı üretimimiz mevcut. Öte yandan kapari meyvesini ürettiriyoruz. Yine bir başka iddialı olduğumuz
ürünümüz de tamamen organik biçimde hazırlattığımız turşularımız.
Burada önemli nokta tüm ürünlerimizin günlük olması ve hiçbir katkı malzemesi kullanılmaması…
EKO PRESTİJ: Peki bu denli yoğun
biçimde üretim yaptırırken, bu ürünler
noktasında da markalaşmayı düşünüyor
musunuz?
GÜRBÜZ BEKİŞ: Son dönemde Türkiye’de zeytin ve zeytinyağı, gıda üretiminde önde gelen ürünler arasındadır.
Türkiye’nin bu alandaki
en iyi ürünleri ise Ege Bölgesi ve Hatay’da çıkmakta olup bizim bu bölgelerde uzun yıllardır birlikte
çalıştığımız 4 üreticiye
bahçelerinde bu ürünleri
ürettiriyoruz.
Artık müşterilerimiz
zeytinyağımızı satın almak istiyorlar, talep ediyorlar örnek vermek gerekirse…
Yılda 10 ton zeytin,10 ton
sızma zeytinyağı kullanıyoruz.
Bu noktada uzun yıllardır direkt üretim yapan ve sadece bizim için üretim gerçekleştiren köylü arkadaşlar ile çalışmaktayız.
Önümüzdeki yıllarda bahçelere girerek
kendi markamızı da yaratacağız.
EKO PRESTİJ: Müşteri profilinizden
biraz bahseder misiniz?
GÜRBÜZ BEKİŞ: Restaurantımızı yaratırken özellikle ve öncelikle herkesin ra-
70
ŞUBAT/MART 2016
hatlıkla dışarıda yemek yeme hakkının
olduğunu düşünerek yola çıktık. Müşterilerimize geçmişte sektörde yaşanan sıkıntılardan uzaklaştıkları, rahatlıkla mutfak ve fiyat denetimi yapabilecekleri ve çalışan üst
kesim ile muhatap olabilecekleri bir ortam
yarattık.
Sektör içerisinde bul unduğumuz uzun
yıllarda çok ciddi bir müşteri profili oluşturduk. Çünkü biz bu yola çıkarken misafirlerimizin ne istediklerini çok iyi biliyorduk.
Et, tavuk, meze işimizin “Olmazsa olmazıydı”… Ve biz bu noktada işimizi 0 hata
ile yaptık. Bizim işimizde ortaya koyduğumuz kalite Ankaralıların bizi benimsemesi
sonucunu ortaya çıkardı. Ankaralılar bize
destek oldu. Bu röportaj vesilesi ile Ankaralılara da teşekkür ediyoruz bir kez daha…
Çünkü Ankaralı misafirlerimizin bize
göstermiş olduğu yoğun ilgi sayesinde tüm Türkiye bizi tanıdı. Şu
anda pek çok ilimizden oraya
da markalarımızı götürmemiz
noktasında talep almaya başladık.
EKO PRESTİJ: Bu talepler doğrultusunda önümüzdeki süreçte frenchaising sistemini uygulamaya
koymayı düşünüyor musunuz?
GÜRBÜZ BEKİŞ: Biz
çok ciddi bir ekibiz. Benimle birlikte yanımdaki iki kardeşim ve kalitemizin en önemli
unsurlarının başında gelen çok üst
düzey 30 kişilik bir mutfak ve yönetici ekibimiz var.
Her hafta düzenli toplantı ve eğitim yapıyoruz. Bu Ankara’daki disiplini sağlamak
için şart ve bunu tavizsiz biçimde yerine getiriyoruz.
Talep çoğalınca bunun güçlü bir şekilde
merkezi altyapısını kurarak, daha büyük ve
geniş bir müşteri kitlesine hitap etmeyi düşündük.
İnşallah bundan sonra diğer illerimize de
giderek hizmet veririz.
Öncelikli olarak ise kendimize yakın,
sağlıklı hizmet götürebileceğimiz illeri düşünüyoruz. Ama artık merkezi sistemimiz
oturduğu için Türkiye’nin her hangi noktasındaki bir ilde de sistem kolaylıkla kurulup
işleyebilecek noktada.
EKO PRESTİJ: Sektörünüzün en
önemli sıkıntıları neler?
GÜRBÜZ BEKİŞ: Sektörün en önemli
sıkıntısı personel bulmak, eğitmek ve çalıştırmak.
Yaklaşık 34 yıldır bu sektördeyim… Bu
sıkıntı ile ilgili personel bulma ve eğitme
noktasında önemli bir altyapı da oluşturduk.
Aynı zamanda ben bu konuda sektördeki
önemli 5-6 firmaya da danışmanlık hizmeti vermekteyim.
Ve danışmanlık hizmeti verdiğim bu firmalar ile de çok ciddi projelere imza attık.
EKO PRESTİJ: Ekonomideki daralmalar ilk olarak kendisini belki de sizin
sektörünüzde hissettiriyordur. Şu sıralar
dilden dile dolaşan bir “gizli kriz” söylemi var. Siz piyasanın nabzını tutan bir işletmeci olarak bu söyleme katılıyor musunuz? Türkiye gerçekten bir “gizli ekonomik
kriz” dönemi mi yaşamakta?
GÜRBÜZ BEKİŞ: Burada en önemli
şey sizin ne hissettiğiniz. Biz kriz döneminde maksimum pozitif düşünce, inanç ve çalışmayla işlerimizi yürüttük ve başarılı olduk.
Çünkü insanlar krizleri kendileri yaratıyor. Bu iş aslında büyük oranda psikolojik
bir durum. Her daim yüksek pozitif düşünce
ile başarı elde edilir.
Ancak üzülerek söylemeliyim ki Türk
halkı çok karamsar.
En önemlisi ise başarılı bir girişimci
“Krizi nasıl kendi lehime çevirebilirim?”
diye düşünmeli. Krize bu şekilde yaklaşan
ve pozitif düşünceyi çalışmayı birleştiren işletmeler krizlerden zayıflayarak değil güçlenerek çıkacaklardır.