“Aslolan oyunculuk. Tiyatro ya da televizyon fark etmez;
ben işimi aşkla yapıyorum.”
tiri o anda yapılıyor. Seyirciyle aynı
havayı solumak, onların ne hissettiğini
anlamak ve alkışlanmak çok başka bir
haz. Dizide ise yaptığınız işin tepkisini almak için 1 hafta beklemeniz gerekiyor. Ama daha büyük bir kitleye
ulaştığınız için daha fazla eleştiri alıyorsunuz. Burada aslolan oyunculuk.
Tiyatro ya da televizyon fark etmez;
ben işimi aşkla yapıyorum.
üstüne çıkar konuşmalar yapardım.
Hatta bu sebepten bir keresinde düşüp
kafamı yarmışlığım var.
Oyunculuğa ilk tiyatro ile başladınız. Hala tiyatro oyunlarında yer
alıyor musunuz?
Göksel Kortay hocamın yönetmeliğini yaptığı, Eray Yasin Işık’ın yazdığı
Baş Belası oyununu 111 oyun olarak 3
sezon oynadık. Sedat Bilenler ve Arda
Esen’le aynı sahneyi paylaştım. Şu an
için ara verdik. Ama tiyatro her zaman
var, olacak da. Tiyatro oyuncunun en
mutlu olduğu, kendini özgürce ifade
edebildiği yer. Ben de orada çok mutluyum.
Size göre tiyatro ile dizi arasındaki
en keskin sınır nedir?
Tiyatroda yaptığınız işin tepkisini o
anda alıyorsunuz. Bu paha biçilemez
bir şey. İyi ya da kötü her türlü eleş-
Kurtlar Vadisi’nde ‘Polat-Leyla
aşkı’ ile dizi geniş bir kadın izleyici
kitlesi kazandı. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz bu ilişkiyi?
Polat Alemdar güçlü ve gücünü sevdiğine de hissettiren bir karakter. Sevdiğine sahip çıkan, koruyan, o farkında
olmasa da kollayan biri. Ancak Polat
Alemdar gibi bir karakterle ilişki yaşamak kolay değil. Her an kaybedeceğinizi bile bile birine bağlanmak büyük
cesaret ister. O yüzden savcı Leyla ve
Polat Alemdar aşkı çok saygı duyulası
bir noktada ki; Leyla, Polat’ın ölümüyle defalarca yıkıldı biliyorsunuz. Kaybettiğine tam alışacakken yine kavuştu. Ancak artık güveni sarsıldı. Çünkü
yine ne zaman gideceği ya da öleceği
belli olmayan bir adam var karşısında.
Savcı Leyla dizide güçlü bir karakter. Normal hayatınızda bu karakterin ağırlığını hissediyor musunuz?
Seyirci hissettiriyor, Savcı Hanım
diye seslendiklerinde yadırgamıyorum artık. Benimle çok bütünleşti bu
7
tanımlama. Bundan rahatsız da değilim. Savcı Leyla güçlü bir karakter
yapısına sahip ve senaryo gereği sahip
olduğu özellikler, seyirci tarafından da
sahiplenilmesini sağladı. İster istemez
bu rolün bir ağırlığı oluyor tabii... Bu
da gün içindeki davranışlarınızı kontrol altında tutmanıza sebep oluyor ama
bu bahsettiğim rolle yaşamak değil.
Seyircinin sizden beklediği bir ağırbaşlılık söz konusu oluyor. O da işin
başarısını ve rolün sizinle ne kadar bütünleştiğinin kanıtı.
Kurtlar Vadisi sizin için hayatınızın
dönüm noktası oldu diyebilir miyiz?
Elbette... Popülarite anlamında bir dönüm noktası diyebilirim. Kurtlar Vadisi Türkiye’de yapılan işler arasında
farklı olduğunu defalarca ispat eden ve
önemli bir misyonu olduğunu düşündüğüm bir proje. 11 sezon en yüksek
ratingle haftayı tamamlayan bir işte
tanınmamak mümkün değil. Gazete
okumayan, haber izlemeyen biri bile
o hafta Kurtlar Vadisi’ni izlediğinde
Türkiye gündemi ile ilgili bir takım fikirlere sahip olabilir. Benim de içinde
olmaktan çok keyif aldığım bir proje.
Kamera arkasında çok keyifli bir ekip
var. Çok çalışan ve yaptığı işi çok iyi
yapan bir ekiple çalışıyorum. Aynı zamanda da çok eğlenceli ve komik bir
ekibiz biz. Kamera önüne ne kadar
gerginlik yansıyorsa da; kamera arkasında o kadar gülüyoruz. Bu da güzel
bir tezatlık.