Dilhâne Şubat Sayısı dilhane-subat | Page 46

Köşedeki Kitapçı | İbrahim Hakkı Kaymak Arnavut kaldırımlı yolun sonunda dik ve dar bir yokuş vardı. Bu yokuşun başında, köşede bir kitapçı vardı. Burada ilginç olan; yokuşun başındaki, köşedeki kitapçı değil kitapçıdaki adamın hikâyesiydi. Mahalledeki kimse bu adamın hikâyesini tam olarak bilmiyordu. Kimisi bu adam meczup, derdi; kimisi de sıra dışı görünmek için böyle davranıyor, derdi. Elli beş altmış yaşlarında, bir yetmiş boylarında, sakalları ve saçları ağarmış, şakaklarındaki saçları dökülmüş, dış görünüşünde çok fazla gariplik bulunmayan, normal bir adamdı. Akşama kadar kitapçıda oturur, elinden kitap hiç eksik olmazdı. Akşamüstü saat tam 7’de dükkânı kapatarak evinin yolunu tutardı. Hiçbir gün bu saatten şaştığını görmedim. Kitap almak için 7’yi 1 geçe gelenlere kafasını iki yana sallayarak cevap verirdi. Kimseyle konuşmaz, vücut dili ile iletişimini sağlardı. Dükkân içerisinde çok katı kuralları bulunan buna rağmen herkesin sevip saydığı bir adamdı. Kitapların fiyatlarının sorulmasından hiç hoşlanmaz, kitapların arka yüzlerine itinayla fiyatlarını yazardı. Masasının arkasındaki duvarda 3 adet kâğıt asılı dururdu. Bu kâğıtlarda ‘Kitapların fiyatları arka yüzlerinde' 'okunmuş kitaplar alınır' ve 'kitapları ödünç olarak alabilirsiniz.’ yazıyordu. ‘İkinci el kitap alıyor musunuz?’ diye soranlara sert bir bakış atarak, ‘okunmuş kitaplar alınır!’ yazısını gösterirdi. Dilhâne | twitter: @dilhanenet | instagram: @dilhane_net | www.dilhane.net