Dilhâne Şubat Sayısı dilhane-subat | Page 27

Ehli Sünnetin Kalesi Tarikatlar | Canan Karahan "Benden sonra nebi gelmeyecek, alimler gelecek, halifeler gelecek, onlara tabi olan bana tâbî olur, onlara asi olan bana asi olur." (Sahih buhari 9.cilt 1409.hadis, sahih buhari 11.cilt sayfa 181) Hakiki Mürşid kendisine tabi olunmasını isteyip, kendisinin ârif olduğunu öne sürmez. Aksine Allah' u teala' nın O zata yönlendirmesi bir nur ile daha doğrusu manevi şekilde hissedilir. Tasavvuf zahir ile değil, batın ile kişiyi eğitmeyi amaçlar. Yani manevi alemde terbiye eder. Nasıl ki anne babanın yardımıyla bazı işleri yapabiliyoruz, Mürşidi Kamil de öyledir. “ Ey imanlar eden! Allah’ tan korkun ve sadıklarla beraber olun. “ Tevbe suresi/ 119. Allah azze ve celle sadık kullarına nazar eder. Biz de o kullardan nazar almak isteriz ki manevi şifayı bulalım. Nitekim Allah dostunun nazarı, kalbi olgunlaştırır. Doktor nasıl ki hastanın bedenini iyileştiriyorsa, Mürşid de kişinin manevi hastalıklarını iyileştirir. Mürşid 'i bir kul seçmez yahut ben Mürşid oldum demez. Allah-u Teala'nın rüya ile bir önceki Zat' a bildirmesiyle olur. Mürşid-i Kamil' de bazı kerametler Allah' ın isteği ile ortaya çıkar. Bir Allah dostuna " hadi bana keramat göster" denmeyeceği gibi keramet beklemek biraz vesvese ve garanticilik olur. Çünkü Allah c.c kerameti bazı olaylar üzere sadık kulunda arz eder. Hararet nardadır, sacda değildir." Keramet baştadır, tacda değildir. Her ne ararsan kendinde ara. Kudüs' de Mekke' de hac' da değil. " - Hacı Bektaşi Veli kudduse sırrahu Dilhâne | twitter: @dilhanenet | instagram: @dilhane_net | www.dilhane.net