Dilhâne Şubat Sayısı dilhane-subat | Page 23

İnsan İdeallerine Ayaklarıyla Değil, Ruhuyla Yürür Meddah Yusuf Duru Bu hikayeyi dinleyen Hızır Mehmet Dede, hemen Hacı Bayramı Veli hazretlerinin ellerine sarılır ve düşüncesinden dolayı tövbeler eder ve derki “Beni affediniz efendim. Ayaklarımın yokluğunu bir eksik saydığım için gönül yoksunluğum daha aşikar ortaya çıktı. Kabeyi yıkmaya giden fil gibi kuvvetli ayaklarım olacağına Kabenin varlığı ile yücelmiş sizin gibi bir dostun yakınına gelen kötürüm olmayı tercih ederim.” Sonra Emir Sultan, Hacı Bayramı Veli ve Hızır Mehmet Dede ayaklar hakkında güzel sözler söylerler. Emir Sultan, “Mazlumun bağrına basan güçlü bir ayak olmaktansa, gül dalına konan bülbülün ayağı olmak çok daha yücedir, Hak yolundaki mücahitlerin ayaklarının kudret ve kutsallığı hakkın hazinesindendir.” Der. Ardından Hacı Bayramı Veli, “İlmin şehrine giden yollar, aklın ve düşüncenin deryasından geçer, oraya yürüyerek değil, ruh ufuklarında uçarak gidilir.” Diye ekler. Son olarak Hızır Mehmet Dede ise şöyle der, “Firavunun ayağını yerden kesecek sırmalı terlik olmaktansa, Hazreti Musa’nın hikmet dolu sopası olmak yücedir. Fil ayağı büyüktür ama kuzu ayağı gibi yahnisi olmaz.” Bu sohbetten sonra Hacı Bayramı Veli hazretlerinin halifesi olan Hızır Mehmet Dede yüz yaşını aşkın bir ömrü hitama erdirdiğinde ardında yüzlerce gönül eri ve talebe bırakmıştır. İşte insanı her türlü zorluğa karşı sabırla ve metanetle yürümesi, imanından aldığı güçle tüm zorlukların üstesinden gelme azmi başarıya götüren en önemli yoldur. Büyük ilim adamlarının, yürekli ve cesur komutanların, inanmış gerçek ilimle aydınlanmış büyük fikir adamlarının hayatlarında gerçekten bir çok insanın kaldıramayacağı kadar zorluklar, müşkil haller vardır. Ama onlar hiçbir zaman yılmamış, tüm bu zorlukların karşısında sabırla, iman ve teslimiyetle dimdik ayakları üzerinde durarak başarıya ulaşmışlardır. Dilhâne | twitter: @dilhanenet | instagram: @dilhane_net | www.dilhane.net