Târikat-ı Âliyye’nin “Prof.” Şeyhi: Mahmud Es’ad Coşan
Tâhir Ceyhun Yıldız
Zîra kaza yaptığı mevkî, kaza yapılacak bir yer değildi. Bu, akıllarda hep
‘suikast mi?’ sorusunu diri tuttu. Es’ad Efendi’nin vefât etmeden kısa bir
süre önce, Türkiye’mizin başına türlü çoraplar ören hoca kılıklı mâlûm
kardinalin diyalog hezeyanlarına karşı söylediği sözler üzerine, Es’ad
Coşan Efendi’nin suikaste kurban gittiği, sevenlerince düşünülmektedir.
Hocaefendi’nin nâşı Türkiye’ye getirildi. 9 Şubat 2001 tarihinde Fatih
Camii’nde Cuma namazını müteakip kılınan cenaze namazına,
yüzbinlerce müridi ve muhîbi katıldı. Eyüp Sultan Mezarlığı’nın Nakşi
Tarlası denilen kısmında Hakk’ın rahmetine ısmarlandı.
Es’ad Coşan Hazretleri’nin eserlerinden bazıları:
-Başmakaleler (1, 2, 3, 4)
-Çocuklarla Başbaşa
-Dilimiz ve Kültürümüz
-Güncel Meseleler 1-2
-Hacı Bektaş-ı Veli ve Bektâşîlik
-İslam Çağrısı
-İslam, Tasavvuf, Hayat
-İslam'da Eğitimin İncelikleri
-Makâlat-ı Hacı Bektâşı Velî
-Mehmed Zahid Kotku (KS) ve Tasavvuf -- Sempozyum Bildirileri
-Mi'rac Gecesi
-Tasavvuf Yolu Nedir? ve daha birçok makalesi, bildirisi, sohbeti…
Hocaefendi, Peygamberimiz (sav)’in: “Ümmetimin en hayırlıları,
görüldüklerinde Allah hatırlanan kimselerdir." (Müsned, IV/277)
buyurduğu insanlardandı.