Dilhâne Şubat 2019 şubat2019 | Page 62

Köprü Faruk Yıldız Bir anda çıkıyor ağzımdan. Bir karmaşa, bir anlık bocalama. Sonra sesler kesiliyor. Gözümü açıyorum. İdris yok! İdris aşağıya inmiş nihayet. Ama en aşağıya! Buz gibi suyun dibine… Peşinden bakamıyorum bile. Hamit’in hâli perişan. İlk kez görüyor bunu. İlk kez, düşen birini görüyor. Düşen diyorum çünkü İdris düştü. Yoruldu, sızdı ve düştü. Ne amirler ne haberler ne diğerleri… Hiçbiri umurumda değil. Hiçbiri bilemez bunu. Ama ben biliyorum İdris’im düştü. Bu gece o köprüye gidiyorum. Sahne sırası artık benim. Ve evet… Bu, her şeyini kaybetmiş bir adamın intihar mektubudur!