Dilhâne Şubat 2019 şubat2019 | Page 57

Köprü Faruk Yıldız 1973’te bitirmişler bu köprüyü. Açıldığı gün öyle kalabalıkmış ki bütün İstanbul işi gücü bırakıp buraya toplanmış sanki. Heyecan büyükmüş. Ateşli nutuklar çekilmiş önce. Yetkililer iki kıtayı birbirine bağlamaktan dem vurmuş. Tebrikler, ıslıklar, alkışlar… Ortalık adeta bayram yeri… Nihayet kurdeleler kesilince boğazı ilk kez yürüyerek geçmek isteyen kalabalık doğruca köprüye hücum etmiş. Fakat daha o günden belliymiş bir şeylerin ters gideceği. Hevesli adımlar çoğaldıkça köprü bir yaprak gibi sallanmaya, çelik halatlar gerilip sağa sola yalpalamaya başlamış. Mühendisler dehşet içinde izlemişler manzarayı. Bakmışlar olacak iş değil, köprüde yürümek derhal yasak edilmiş. Ama ne fayda!