Dilhâne Eylül eylül | Page 29

Mekke-i Mükerreme Yazı Asiye Eroğlu Mukaddes şehirlerin ilki, peygamberler şehridir Mekke. Ümmü’l-Kurâ yani gelmiş geçmiş bütün şehirlerin anasıdır. İnsanlık tarihi kadar eskidir mâzisi. Son peygamber Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)’nın doğduğu ve ömrünün dörtte üçünü, peygamberliğinin on üç yılını geçirdiği kutlu şehirdir Mekke. Tarihî bir şehir olan Mekke, gönülleri tutuşturan bir meşaledir. Efendimiz (s.a.v)’nin doğumuyla büyük bir değişime uğramıştır. Beldelerin en güzelidir. Rasulullah’ın ve ashabın ölümsüz hatıraları ve dayanılmaz çilelerine şahittir. Medeniyetin beşiği, Hak ve hakikatin eşiğidir. Hak ve batılın mücadelelerine ev sahipliği yapmıştır.

Mekke’nin Fethi, İslâm tarihinin dönüm noktalarından biridir. Müslümanlar için bir milâttır. Efendimiz on bin kişilik İslâm ordusuyla Mekke’ye girdiğinde şu kutlu çağrıda bulunur:
“Benim hâlimle sizin hâliniz, Yusuf’un kardeşlerine dediğinin tıpkısı olacaktır. Yusuf’un kardeşlerine dediği gibi ben de diyorum: ‘Size bugün hiçbir başa kakma ve ayıplama yok. Allah, sizi bağışlasın. 29