Emaneti Ehline Teslim Etmek
Yazı
Muhammed Yasin Üstün
S-400, F-35, Brunson filan derken ABD ile adamakıllı ‘papaz’ olduğumuz
şu günlerde en çok konuşulan meselelerden biri de Evanjelizm. 4-5 saatlik
açık oturum programlarında kelli felli adamların hararetle tartıştıkları bu
yeni konunun bize ne tesiri var denirse işte orası biraz ilginç. Zira
geçenlerde meşhur bir kanalda gazetecilerden, profesörlerden,
ilahiyatçılardan müteşekkil bir ‘güruh’ malum meseleyi tartışırken laf
döndü dolaştı yine tarikatlara-cemaatlere geldi. Eyvallah, onu da konuşun-
tartışın, zira milletin ağzı poşet değil ki büzesin! Ama Masonluk,
Evanjelizm vs. konularında uzman olduğunu iddia eden bir profesör
hezeyanlara başlayınca insanın sabrı taşıyor.
Aynı zamanda çok dindar olup, Kur’ân ve sahih hadislere inandığını
belirten bu aşırı bilgili profesörümüz(!) Mehdi aleyhisselamın zuhuru ve
İsa aleyhisselamın nüzulünü inkâr ettikten sonra, Nakşi-Halidiliğin
zararlarından, Evanjelistlerle işbirliği içinde olan tarikatlardan ve yeni bir
Fetö tehdidinden bahsederek hepimizi iyice aydınlattı(!) Hele ki 1826
tarihinde vefat eden Mevlana Halid-i Bağdadi Hazretleri'nin, 1842’de
doğan Sultan Abdülhamid tarafından hapsedilmesi, gerçekten ilk defa
öğrendiğimiz için ayrı bir kıymetli oldu.
İşin en acıklı tarafı ise, Mehdi-Mesih inancının İslâm’da olmayıp,
Evanjelizmden devşirildiğini söyleyen bu ‘dindar’ profesörün karşısına
konarak ‘muhafazakâr’ diye lanse edilen gazeteciler ve ilahiyatçının bu
iddialara verdikleri cevaplardı. Gazetecilerden biri Mehdi bahsinde
savunma yaparken şöyle diyordu mesela, ‘benim bildiğim kadarıyla Mehdi
inancı bazı Müslümanlarda var, ama olmasa da çok sorun değil dinî
açıdan’.
26