Dilhane Nisan Sayısı nisan | Page 22

KÖŞEDEKİ KİTAPÇI İbrahim Hakkı Kaymak Felaket bir güne uyanmıştım âdeta; yağmur, gecenin karanlığında sokaklara dökülen günahları temizlercesine hırçın bir edayla yağıyordu. Üç gece olmuştu köşedeki kitapçının kapısına kilit vurulalı… Adam, karanlığın içinden süzülüp gitmiş ve sırra kadem basmıştı. Pencereden dışarıya baktığımda; mahallenin, yağmurun hırçın edasıyla bârid bir sükûnete büründüğünü gördüm. Bu sükûneti yalnızca, yağan yağmurdan saklanacak yer arayarak miyavlayan kediler bozuyordu. En deruni hüznü ve sükûneti; camları kırık ve kapısına kilit vurulup bırakılmış Yıldız Konağı yaşıyordu. Bu yaşlı konak; yağmurun, kırık camlardan içine dolmasını ve ahşap döşemeleri ıslatışını çaresiz bir şekilde izliyordu. Ben ise camları kırık