Dilhane Nisan Sayısı nisan | Page 18

‘’Kadim Kapı’’ adlı kitabınızdan bahsedebilir misiniz? - Kadim Kapı, yaklaşık on beş yıl boyunca yazdığım şiirlerden bir derleme. Kitaba almadığım pek çok şiir var. Çünkü yazarken beğendiğiniz bir şiir daha sonra size yeterince güçlü gelmeyebiliyor. Beğeni, üslup değişim evrelerinden geçiyor. O sebeplerden bence anlamlı olan ve şiirlerimin karakterlerinin değiştiği bölümleri belirterek bir dosya oluşturdum. Genel anlamda memnun olduğum bir kitap. Bu gün bir kitap çıkarsaydım yine o formatta olurdu. Kitabınız Mevlana Hazretlerinin şu sözü ile başlıyor: ‘’Sana dilsiz, dudaksız sözler söyleyeceğim bütün kulaklardan gizli sırlardan bahsedeceğim bu sözleri sana, herkesin içinde söyleyeceğim ama senden başka kimse duymayacak kimse anlamayacak.’’ Bu söz sizin için ne ifade ediyor da kitabınız başlangıcına koyma ihtiyacı hissettiniz? - Bu sözleri çok anlamlı buluyorum. Şiir, sadece muhatabına seslenir ve bir şairi gerçekten anlayabilmek çok zor ve uzun bir süreçtir. Bu çabayı gösterecek bir yada iki kişi gerçekten büyük kazançtır. Bir kimsenin yüreğine seslenmek, ruhu ile kardeş olmak onu anlamak çok özel bir duygu alanıdır. Bu özel alan ne yazık ki çok kalabalık değildir. Şiirlerim birinin yarasına merhem olmuşsa ne mutlu. Şiiri yarasına sürecek birileri için özel bir not yazma ihtiyacı duydum. Baktım ki Mevlana Hazretleri daha önce reçeteyi yazmış. Şiir her insanda farklı duygu ve düşünceler uyandırır. Kitabınızda geçen ‘’bozulan bir yemini hatırlamak gibi yaşamak’’ cümlesi siz de neyi çağrıştırıyor? - Mısra, kendinden önceki mısra ile ele alındığında bize daha geniş bir alanı gösterebilir. ”Herkes uykudayken hastalıklı bir uykudan uyanıp” mısralarını da katarsak hayata yenik kalışımız, kendimize verdiğimiz sözleri, ettiğimiz yeminleri tutamayışımıza gönderme yapmıştım. Ölüme yakın şahit olduğumuz anlarda bu dünyanın gerçekten boş olduğunu idrak edişimiz bir süre sonra buharlaşıyor. Bir korna sesi ile kalp kırılabiliyor, bir tebessümü esirgeyebiliyoruz. Kendinin farkında olma olarak özetleyebileceğim bir durum. Okurlar ne anladı orası okura kalmış şiirin bir güzelliği de okuyanın kendi anlamak istediğine açık olma halidir ki kırmızı çizgileri geçmedikçe güzeldir. 18