LANSMAN
B
u sıralar aklım fikrim bir
E36 M3 satın alma
peşinde. Biliyorsunuz,
M3 aslında BMW
markasının DTM yani Alman Touring
Car şampiyonasında 3-serisini
yarıştırabilmek için, yani
homologasyon alabilmek için
mecburen ürettiği bir model. 1985
yılında, özellikle 1983’ten beri pisti
domine eden amansız rakip MercedesBenz’in 190E 2.3-16 modeline kafa
tutabilmek için üretilmeye başlanan
M3, öylesine ciddi bir talep aldı ki
BMW bu otomobil ile birlikte M
Depatmanı’nı aktif bir bölüm haline
getirdi.
1992’de E30 M3’ün sona ermesinden
sonra günümüze kadar her 3-serisinin
M3 versiyonu oldu. Hatta bu
versiyonlar gelişen teknolojiden nasip
alıp kendi içlerinde de daha güçlü özel
versiyonlarla koleksiyonerlerin ve
performans otomobil meraklılarının
garajlarındaki yerini aldı; tıpkı CSL,
GTS gibi. Bu güne kadarki M3’lerin
hepsinin ortak bir karakteri vardı: Güç,
motor devri ve sürücüsünün
maksimum mutluluğunu sağlayacak
bir sürüş karakteri. Zamanla karoser
büyüdü, ağırlık büyüdü, motor
hacimleri büyüdü, silindir sayıları
büyüdü ve maksimum gücün alındığı
motor devri de hep yükseldi. Ta ki
fotoğrafarını gördüğünüz F80 kodlu
bu M3’e kadar.
M3’te karoser kodunun başındaki E
harfinin F’e terfi etmesi kadar radikal
değişiklikler var. Bunların en başında
artık atmosferik olmaması yatıyor; M3
artık çift turbolu. Bununla birlikte bir
kez olsun E92’de 8’e yükselen silindir
hacmi tekrar sıralı-6’ya düşüyor.
Hacim de 4-litreden 3-litreye…
M3’te o kadar farklılık var ki. Radikal
haberlerden biri de ilk kez bir elektrikli
direksiyon kutusu kullanılıyor olması.
HAZİRAN / 2014
benzinmagazin.com