POMPACI
‘Yoksa benzini
kim koyacak’
‘Yerli malı iPhone
kullanmak mı?
Olur mu canım, ben
bir telefona 3.000 TL
vermeye devam
ederim!’
dediğini aktarmıştı. Aradan geçen
zamanda Türk halkı gerçekten de
sayın Çağlayan’ın dediği gibi
hareket etti: Volkswagen aralıksız
pazar liderliğini korudu! Demek ki
olay tamamen “duygusal”!
Volkswagen’in Pazar liderliğini
bir tesadüf olduğunu söylemek
markaya büyük haksızlık olur.
Türkiye pazarında en popüler
seçenekler neyse onları sunuyorlar.
Dizel mi? Al sana dizel. Bir de
otomatik şanzımanlı mı olsun?
Tamam o da var. VW Polo’da da var,
Passat’ta da… Diğer markaların
Türkiye’de yakalayamadığı bu oldu.
Halen yeni bir model lansmanında,
örneğin yakın zamanda tanıtılan
Toyota Avensis örneğinden
gidersek; 1.6 dizel motor var, hem
de BMW imzalı. Ancak yine
otomatik şanzıman yok! Oldu mu
şimdi?
Bu noktada başka bir konuya
değineyim. Geçenlerde “Vestel
Vergisi” diye bir vaka çıktı. Özetle
şudur: Yerli üretim cep
telefonlarından ithaller kadar vergi
alınmayacak. Büyük bir fiyat
avantajı yakalayacak olan bu yerli
ürünler-ki bu da Vestel’in cep
telefonları oluyor-3.000 TL’lik bir
iPhone’a göre 700 TL gibi
rekabetçi bir konuma gelecekler.
Serbest piyasaya göre haksız
rekabet. Ama Türkiye sanayini
korumak ve ithalatı azaltmak için
fena bir yöntem sayılmaz. Halkımız
şimdiden isyanlarda. Ben
iPhone’umu ucuza almak isterim
diye. Resmen ayağımızı örtecek
yorgan bulamazken, en son cep
telefonuna takside giriyoruz. Bir de
beni bundan mahrum bırakmayın
diye ağlıyoruz. Ne oluyoruz yahu?
Resmen bağımlılık. Vestel’in
ürettiği ürün belki bir iPhone değil
kabul ama neden biz de
yapmıyoruz benzer bir çalışmayı?
İşte bu noktada Ar-Ge devreye
giriyor. O kadar teşviğe rağmen
Ar-Ge konusunda yetersiziz.
Bakınız en son Ekber Onuk’un
tanıttığı otomobillere. O hırs
olmasa, o “arabalar” çıkar mıydı
yollara? Ama biz halen çamur
atmaya devam edelim. Bugüne
bugün İngilizler bile ufacık
garajlarda ürettikleri, yılda 100
tane bile üretemedikleri kupon
otomobillerle kuyruğu dik
tutarken, biz mevcut olanı da aşağı
çekmeye devam edelim.
Biliyorum çok dağıttım konuyu
ama kızgınlığımın sebebini
anladınız mı? Biz de üretelim, ne
olursa? Fikir üretelim, gerçeğe
dökelim ve onu satmasını bilelim.
Bugüne kadar kaç adet
Koenigsegg üretildi biliyor
musunuz? Ben biliyorum. Ama
söylemem. Onu da siz araştırın! Ya
da yıllar önce Japon Yamaha kaç
adet OX99-11 üretti veya
Amerikan Vector’den kaç tane
yollara çıktı. Bunlar milli
gururlardır. Ve ülkene değer
katarlar. Bugün
markalaşamadıysak sebebi hep
benzerdir.
Hadi hayırlısı, ben sinirlendim,
biraz çıkıp Kurtköy arkalarında boş
birkaç viraj b ulayım da radar derdi
döneyim durayım!
2015 / EYLÜL