EDİTÖR
MERT YILMAZ
GELECEK İÇİN BİR ÜMİT: PEUGEOT
G
eçtiğimiz ay Paris Oto-
mobil Fuarı için Fran-
sa'daydım. Açıkçası
fuar izlenimlerim pek
de olumlu değil. Bir kere onlarca
önemli marka fuara katılmadı.
Zaten buna alışmamız gerekiyor.
Daha önceki fuarlarda da benzer
izlenimlerimiz olmuştu. Örneğin
Volvo, uzun zamandır fuarlara
katılmıyor ama bu kez durum
daha da kötüydü. Volkswagen ve
Ford gibi dev markalar bile Pa-
ris'e gelmemişti. Tabii benim için
problem olan katılımın az oluşu
değildi. Birçok standda geleceğin
otonom ve elektrikli otomobilleri
sergileniyordu. Konsept otomo-
biller geleceği yansıtır, markalar
gelecek modellerinin tasarım
stilleri hakkında ipucıu verir, tüm
bunları kabul ediyorum ama iş
otomobilden çıktığı zaman kendi-
mi mutsuz hissediyorum. Otonom
sürüşe ve elektriğe karşı değilim
elbette. Zaten karşı olsam da
otomotiv sektörü hızlı adımlarla
bu sona doğru gidiyor. Burada biz
benzin kafalar içten yanmalı motor
olmadan yaşayamayız edebiyatına
girmeyeceğim. Sorun sadece motor
ve aktarma organları değil çünkü.
Beni rahatsız eden otomobil denen
ürünün bir buzdolabına çeviriliyor
olması. Yani bundan sonra sadece
bir eşya olarak kullanılacak olması.
Biz otomobilleri bir ulaşım aracı
olarak görmüyoruz, görmek de
istemiyoruz. Eğer direksiyonu bile
olmayan bir araç üretilecekse ki
öyle görünüyor, otomobilin evi-
mizdeki herhangi bir eşyadan farkı
kalmayacak. Dünya üstündeki bun-
ca insan otomobil denen nesneyi
sadece bir eşya olarak görmüyor.
04 |
Otomobil bir sürüş makinesidir.
Sesinden kokusuna kadar duyulara
hitap eder. Çoğu kişi için ailenin
üyelerinden biridir. İsimler takılır,
belki uzun uzun tasarımı seyre-
dilir. Bunu bir çamaşır makinesi
için yapmazsınız. İşte bu olum-
suz düşüncelerle Paris Otomobil
Fuarı'nda dolaşırken, Peugeot
CEO'su Jean-Philippe Imparato ile
bir röportaj olanağı buldum. Sanki
sabahtan beri düşündüklerimi du-
muş ya da hissetmiş gibi sözlerine
diğer markaların gelecek vizyonun-
dan bahsederek başladı ve Peuge-
ot'nun asla onlar gibi olmayacağını
üstüne basarak belirtti. Tabii ki
Imparato da otonom sürüşe ya da
elektrikli otomobillere karşı değil
ama Peugeot'nun sürüş zevki ve
tasarımdan hiçbir şekilde vazgeç-
meyeceğini öyle güzel anlattı ki,
karamsarlığım birden uçuverdi.
Bildiğiniz gibi zaten Fransız oto-
mobillerini çok severim, bu söz-
lerle birlikte moralim iyice yerine
geldi. Imparato'nun bu tezi lafta da
kalmıyor üstelik. Peugeot standın-
da sergilenen e-Legend konsepti,
tamamen elektrikli aktarma organ-
larıyla geleceği temsil etse de 504
Coupe'den alınma çizgileriyle geç-
mişi de yansıtıyor. Sadece ben değil
birçok gazeteci arkadaşım da uzun
süre Peugeot standında e-Legend
konseptini seyretti. Sonuçta sürüş
zevki ve tasarımdan vazgeçilmediği
sürece otomobilin geleceğinden
şüphelenmek çok yersiz. Düşünse-
nize, bilgisayarda çok acil bir işiniz
var ve aynı zamanda yolda da ol-
mak olmak zorundasınız. Otonom
otomobiliniz, siz çalışırken gitmek
istediğiniz noktaya güvenle ulaşa-
bilir. Diğer yandan hafta sonu biraz
adrenalin yaşamak istediğinizde
de aynı otomobille bir dağ yolunda
eğlenceli dakikalar yaşayabilirsiniz.
Sonuç olarak umarım diğer marka-
lar da Peugeot'nun yolunda gider.
Diğer türlü en büyük hobimizden
vazgeçmek durumunda kalacağız...