A-2343-Perspective30-IC-email | Page 91

Turan Şah’ın Şam’daki yakınları ve özellikle halife Şecerrüddür ve şürekasını devirmeyi düşünmekteydiler. Çok geçmeden Bağdat’tan tehdit mektubu geldi: “Eğer aranızda Mısır’a sultanlık edecek erkek kalmadıysa biz aramızdan bir tane gönderelim. Tekmil umur-i devleti bir kadının eline teslim eden kavim felah bulmaz, hadis-i şerifini duymadınız mı?” Bu mektup, İsmet-üd Din ünvanıyla saltanat süren mısır sultanını ve emirlerini derin düşüncelere gark etti. En sonunda çare Şecerrüddür’ün İzzeddin Aybek’le evlenmesi ve tahttan onun lehine feragat etmesinde bulundu. Aybek artık Mısır’ın yeni sultanıydı. Melik Salih’in sadık askeri, onun zamanlarından beri Şecerrüddür’ün büyük iyiliğini görmüş, onun zeka ve siyaset kabiliyetine hayran kalmıştı. Ancak hala bazı bazı hutbelerde sabık sultanın adı zikredilmekte, fermanlarda onun da adı yazılmaktaydı. İzzeddin Aybek Şecerrüddür’ün ağırlığı altında ezildiğini hissediyordu. Hele ki Şecerrüddür ondan eski karısını boşamasını isteyip onunla oğlunu görmesini yasakladıktan sonra ipler kopma noktasına geldi. Şecerüddür’ün Kala-i Cebel’deki nüfuzunu kırmak için Musul hükümdarının kızıyla nişanlandı. Aralarındaki aşk iktidar hırsıyla beraber büyük bir nefrete dönüştü. Ancak, mücadeleyi kazanan Şecerrüddür oldu. Aybek, Şecerrüddür’ün davetlisi olarak Kala-i Cebel’e gittiği bir gün , bir hadım ve adamları tarafından hamamda göbek taşının üstünde çırılçıplak boğuldu. Çanlar artık üç hükümdarın da kara toprağa gidişine tanık olan Şecerrüddür için çalmaktaydı. İzzeddin Aybek’in öldürülmesi sahip olduğu düşman sayısını bu dünyada rahat nefes alamayacağı kadar çoğaltmıştı. Kocasının öldürüldüğü gece sığınacak hiçbir kapısı yoktu. Salihilerin korumasıyla Kırmızı kulede yaşamaya başladı. Aybek’in askerleri her şeye rağmen kendisine aman verdiler. Ancak Aybek’in oğlu Nureddin Ali’nin tahta geçmesi sonun başlangıcını teşkil etmekteydi. Nureddin Ali’yle annesi Muizziye askerlerini Şecerrüddür’ü öldürmeleri için kışkırtıyorlardı. Ancak bunda muvaffak olamayacaklarını anladıklarında kendileri harekete geçtiler. Şecerüddür tarihin garip bir cilvesi olsa gerek, hamam tasları ve takunyalarla dövülerek öldürüldü, ardından kalenin dibindeki hendeğe atıldı. Şecerüddür Nureddin ile annesinin eline geçmesin diye tüm mücevherlerini havanda dövüp unufak etmişti. Ancak ayak takımı incilerle işlenmiş uçkuruna kadar üstündeki değerli her şeyi çaldılar. Birkaç gün sonra oradan alınan cesedi Seyyide Nefise yıkınında yapılan türbesine defnedildi.(1250) Şecerüddür’ün hayatı, İslam coğrafyası için tarih sahnesinde ilklerin, en dramatik anların sahnelendiği bir oyun görünümündedir. Köle bir Türk kızı olarak Mısır sultanının aşkına ve şefkatine mazhar olmuş, İslam ülkesinde koca bir devleti idare etmiş ve en sonunda derin bir hendekte uçkuruna kadar soyulmuş bir şekilde toprakla bütünleşmiştir. Bu güçlü ve zeki kadın bir başka kadının, kocası elinden alınmış ve iktidar hırsıyla yanıp tutuşan bir kadının elinde ve takunya darbeleriyle ölüm şerbetini içmiştir. P Kaynakça: Bernard Lewis Ortadoğu A.Levanoni Sagar Ad Durr : A Case of Female Sultanate in Medieval Islam Al Maqrizi Histoire des Sultans Mamlouks de la Dynastie Bahrites Bahriye Üçok Türk Naibeler ve Kadın Hükümdarlar David J. Duncan Scholarly Views of Shajarat Al Durr MEB İslam Ansiklopedisi Şecerüddür maddesi : Kendilerini hapseden Melik Salihin amcazadesi Melik Nasır Davud’tur. M.J.Marcel L’Egypte \Z\