New York, Londra, Tokyo, Frankfurt,
Hong Kong önemli borsa merkezlerinin bulunduğu şehirlerdir. Ancak New
York Menkul Kıymetler Borsası (New
York Stock Exchange) dünyanın en büyük kıymetli kâğıt borsasıdır ve aslında
hepimiz onu Wall Street olarak biliriz.
Londra Borsası ise Avrupa’nın en eski
ve en büyük borsalarından birisi olmasının yanı sıra önemli hisse göstergeleri
oluşturmuştur. Bunların en çok bilineni
FTSE 100’dür. En yüksek sonuçlara sahip olan 100 şirketin sıralandığı bu liste
oldukça önemli göstergelerden biridir.
Borsa hakkında en çok duyduğumuz
şey doğru adımlarla ne kadar kolay para
kazandırabilmesi, ancak bir o kadar da
kolay para kaybettirebilmesidir. Hedefe
giden doğru adımlarda dikkat edilmesi
gereken pek çok faktör ve bu faktörlerin sayısal anlamları olan göstergeler var.
Risk ve belirsizlik (volatility) bu faktörlerden en önemlileri denilebilir.
“Kâr, olayların mutlak öngörülemezliğinden ortaya çıkar.” - Frank Knight
Örneğin riskli, belirsiz ve ani dalgalanmalara açık yatırımlar genelde daha yüksek
getirili olma eğilimindeler ancak dediğim
gibi bir o kadar da belirsizlerdir. Bunu bir
kumar olarak düşünebiliriz; ortada bir
kazanç ya da bir kayıp söz konusudur,
önemli olan hangisinin olasılığının daha
yüksek olduğudur.
“Risk is in the eyes of the beholder.”
sözü tam olarak borsada yapılan işlemleri açıklayabilir. Hangi hisse senedinin
kime ne kadar riskli geldiği verilerden
öte bir anlayış durumudur.
Borsa özellikle gelişmekte olan ülkeler
için bir madendir çünkü bu gibi ülkeler büyümeye yatırım yapmak için çok
az miktarda birikime sahiptir ve borsa onlara yatırımcı kapısı açar. Tam da
bu sebeple, sanayi devriminin hızlandırdığı büyüme ve gelişim vasıtasıyla,
ihtiyaç duyulan sermayeyi karşılamak
üzere borsalar da büyümeye başlamıştı. Menkul Kıymetler Borsası’nın ilk kez
şirketlerin finanse edilmesi için kullanıma açılması da 17. yüzyılda Hollanda’da
Hollanda Doğu Hindistan Şirketi tarafından gerçekleştirildi.
“Verimli bir piyasada bir menkul değerin
güncel fiyatı, herhangi bir zaman diliminde, onun esas değerine dair iyi bir tahmin
sunar.” - Eugene Fama
Borsada paradan para kazanmak ya da
kaybetmek ekonominin genel haline de
bağlıdır. Çünkü zaten ekonomi birbirine bağlı pek çok piyasanın bir araya gelmesinden oluşur. Piyasaların gelişimine
göre onları ikiye ayırırız; sürekli yükselen piyasalar “boğa piyasalar”
(bull market), fiyatların düştüğü piyasalarsa “ayı piyasalar”dır
(bear market). İsimler bu hayvanların avlarına ve düşmanlarına saldırma
biçimlerinden gelir. Boğalar boynuzla-
rını yukarıya doğru kaldırırken, ayılar
pençeleriyle aşağıya doğru atılır. Boğa
piyasaları genellikle ekonominin büyüdüğü dönemlerde gözlemleriz. Yatırımcılar ekonomik tahminlerinde daha
iyimser davranarak, hisse senedi alımlarını arttırırlar. Dolayısıyla değerler daha
da yükselir. Durum tam tersi olduğunda
ise yatırımcılar birer ayıya dönüşerek
varlıklarını hızla satmaya başlarlar. Tarihin en önemli ayı piyasalarından biri
1930’ların Büyük Buhran’ında yaşanmıştır.
Sonuç olarak borsa dünya ekonomisini
etkileyen yap-bozun önemli parçalarından biridir. Ünlü ekonomistlere göre 5.
sınıf matematiği bilmek bile borsada yer
alabilmek için yeterli. Konuya az biraz
daha ilgi göstermeniz belki de yeni Timothy Sykes olmanıza yarayabilir ya
da 72 milyon $ kazandığını iddia eden
Mohammed Islam gibi sadece kötü ün
getirebilir. P
KAYNAK
http://adage.com/article/special-reportthe-advertising-century/ad-age-advertisingcentury-timeline/143661/
http://mashable.com/2014/10/03/advertisinghistory-60-seconds/
http://en.wikipedia.org/wiki/Advertising
21. YÜZYILDA BORSA:
SÖZLÜK:
TÜRKÇE
İNGİLİZCE
FLEMENKÇE
Borsa
Exchange
Beurs
Menkul
Kıymetler
Borsası
Stock Market
Beurs
Takas
Exchange
Beurze
Çanta
Purse
Purse
Broker
Broker
Makelaar
Lale Çılgınlığı
Tulip Mania
Tulpenmanie
Hollanda Doğu
Hindistan
Şirketi
Dutch East India Company
Vereenigde
Oostindische
Compagnie
Geçtiğimiz Ocak ayında, dünyanın sevilen fast food zincirlerinden Shake Shack,
kurucusu Danny Meyer’ın açılış zilini çalmasıyla NYSE’de ilk kez yerini aldı. Gün
boyu bedava hamb